DERS KİTABI CEVAPLARINA BURADAN ULAŞABİLİRSİNİZ!
10. Sınıf Türk Edebiyatı Zambak Yayınları Ders Kitabı Cevapları Sayfa 154-155
10. Sınıf Türk Edebiyatı Zambak Yayınları Ders Kitabı Cevapları, 10.Sınıf Türk Edebiyatı Zambak Yayınları ders Kitabı Cevap Anahtarı Zambak Yayınları, 10.Sınıf Zambak Yayınları Türk Edebiyat Ders Kitabı Cevapları, 10. Sınıf Zambak Yayınları Türk Edebiyatı Ders Kitabı Cevap Anahtarı bul, 10. Sınıf Zambak Yayınları Türk Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları, 10.Sınıf Türk Edebiyatı Zambak Yayınları Ders Kitabı Cevap Anahtarı çöz, Zambak Yayınları 10.Sınıf Türk Edebiyatı Dersi Ders Kitabı Cevap Anahtarı ödev, Zambak Yayınları 10.Sınıf Türk Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları, Zambak Yayınları 10.Sınıf Türk Edebiyatı Ders Kitabı Cevap Anahtarı, 10. Sınıf Zambak Yayınları Türk Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları, Zambak Yayınları 10.Sınıf Türk Edebiyatı Ders Kitabı Cevap Anahtarı bul, 10.Sınıf Türk Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları, Zambak Yayınları 10.Sınıf Türk Edebiyatı Ders Kitabı Cevap Anahtarı çöz, 10.Sınıf Zambak Yayınları Türk Edebiyatı Ders Kitabı Cevap Anahtarı ödev
10. Sınıf Türk Edebiyatı Zambak Yayınları DERS Kitabı Cevapları Tüm Sayfalar. Sitemizde 10. Sınıf Türk Edebiyatı Zambak Yayınları Ders Kitabı Cevapları Tüm Sayfalar cevaplarını bulabilirsiniz. Öncelikle siz kendiniz yapmayı deneyin. Burdaki amacımız size yapamadığınız sorularda, yada aklınıza takılan, yerlerde yardımcı olmaktır. Lütfen burdan kontol ediniz, burdan bakıp aynısını yazmak öğrenmeniz açıısndan faydalı olmayacaktır. 2014-2015 Eğitim öğretim yılı.
10. Sınıf Türk Edebiyatı Zambak Yayınları DERS Kitabı Cevapları Tüm Sayfalar. Sitemizde 10. Sınıf Türk Edebiyatı Zambak Yayınları Ders Kitabı Cevapları Tüm Sayfalar cevaplarını bulabilirsiniz. Öncelikle siz kendiniz yapmayı deneyin. Burdaki amacımız size yapamadığınız sorularda, yada aklınıza takılan, yerlerde yardımcı olmaktır. Lütfen burdan kontol ediniz, burdan bakıp aynısını yazmak öğrenmeniz açıısndan faydalı olmayacaktır. 2014-2015 Eğitim öğretim yılı.
Altta yer alan cevaplarla kendi cevaplarınızı karşılaştırarak sorularla,çözümlerle ilgili fikir elde edebilirsiniz.Siz değerli öğrenci arkadaşlarımıza derslerinde yardımcı olmak adına çalışma kitabı cevapları ve ders kitabı cevapların sunuyoruz. Sitemizde çalışma kitabı cevaplarının yanı sıra derslerin kitabı cevapları da bulunmaktadır. Ek olarak birden çok yayın evinin bu kitapları yayınlaması nedeniyle kitaplar sizin kullandıklarınız ile farklılık gösterebilir. Bu sebeple farklı bir yayının kitap cevaplarını sitemizden arayarak bulabilirsiniz. Bütün Yayınların cevapları sitemizde bulunmaktadır.
Altta yer alan cevaplarla kendi cevaplarınızı karşılaştırarak sorularla,çözümlerle ilgili fikir elde edebilirsiniz.Siz değerli öğrenci arkadaşlarımıza derslerinde yardımcı olmak adına çalışma kitabı cevapları ve ders kitabı cevapların sunuyoruz. Sitemizde çalışma kitabı cevaplarının yanı sıra derslerin kitabı cevapları da bulunmaktadır. Ek olarak birden çok yayın evinin bu kitapları yayınlaması nedeniyle kitaplar sizin kullandıklarınız ile farklılık gösterebilir. Bu sebeple farklı bir yayının kitap cevaplarını sitemizden arayarak bulabilirsiniz. Bütün Yayınların cevapları sitemizde bulunmaktadır.
* Not: Cevap Kağıtları, Çözdüğünüz Soruları Kontrol Etmeniz Amacıyla Eklenmiştir.
* Not: Cevap Kağıtları, Çözdüğünüz Soruları Kontrol Etmeniz Amacıyla Eklenmiştir.
A. Coşku ve Heyecanı Dile Getiren Metinler (Şiir)
B-Âşık Tarzı Halk Şiiri
HAZIRLIK
1.”Âşık” sözcüğü size neyi çağrıştırıyor? Sözlü olarak ifade ediniz.
1. Âşık edebiyatımızın kendine mahsus olan şiir geleneğinin temelleri, İslâmiyet öncesi Türk toplumunun sesi olan ozanlar tarafından atılmıştır. Edebiyatımızda halkın anlayabileceği sade bir dille ve genellikle saz eşliğinde şiirler söyleyen şairlere saz şairi adı verilir. Halk şairi veya âşık da denir. Bunların ortaya koyduğu şiirlere de âşık tarzı halk şiiri adı verilir.
Kendilerine âşık denilen halk şairleri, şiirlerini genellikle köy köy, kasaba kasaba gezerek halkın topluca bulunduğu yerlerde söylemişlerdir. Bunlar şiirlerini yazıya geçirmezlerdi. Çok defa topluluk karşısında yer ve duruma uygun olarak irticalen (hazırlıksız olarak, içine doğduğu gibi) söylerlerdi. Saz şairleri aynı zamanda eserlerinin bestekârı olmuşlar; şiirlerini güftesi ve bestesiyle birlikte ortaya koymuşlardır.
Bunlar şiirlerinde aşk, gurbet, yalnızlık, tabiat gibi temaları işlemişlerdir. Ayrıca sosyal olaylar ile dinî-tasavvufî konulara da yer vermişlerdir. Saz şairlerinin söylediği şiirler gerek kendilerinden sonra gelen âşıklar, gerekse halk tarafından ağızdan ağıza söylenerek yaşatılmaya çalışılmıştır. Bu yüzden pek çok şiir değişikliklere uğramış veya unutulmuştur. Bazı âşıkların şiirleri ise cönk adı verilen mecmualara kaydedilmiştir.
Âşık tarzı halk edebiyatı, İslâmiyet öncesi Türk edebiyatı geleneğinin bir devamıdır. Âşık tarzı halk edebiyatı bu geleneğini günümüze kadar sürdürmüştür. Bu gün de Anadolu’da saz şiiri geleneğini, kısmen de olsa devam ettiren âşıklar vardır.
2. Günümüzde Karacaoğlan, Erzurumlu Emrah gibi halk şairlerinin olmamasının sebeplerini tartışınız. Sonuçları tahtaya maddeler hâlinde yazınız.
2. Usta çırak ilişkisi içerisinde geleneğin artık modern hayata fazla direnmemesi ve insanların müzik ve sanat anlayışındaki farklılaşmalar bu tarz şairlerin olmamasına neden olmuştur.
3. Âşık tarzı şiirlerin şekli ve türleri hakkında bir sunum hazırlayınız.
3. ÂŞIK EDEBİYATI NAZIM BİÇİMLERİ VE TÜRLERİ
1. KOŞMA
- Âşık edebiyatı içerisinde en çok kullanılan nazım biçimdir.
- İslamiyet’ten Önceki Türk edebiyatındaki koşukların devamı niteliğindedir.
- Kendine ait özel bir ezgiyle söylenmektedir.
- On birli hece ölçüsünün genellikle 6+5 ya da 4+4+3 duraklı kalıbıyla söylenir.
- Uyak düzeni abab / cccb / dddb biçimindedir. İlk dörtlüğü xaxa veya aaab biçiminde uyaklanan koşmalar da vardır.
- Dörtlük sayısı en az üç, genellikle 5-6′dır; ancak dörtlük sayısı 6′dan çok da olabilir.
- Son dörtlükte şairin mahlası geçer.
Nazım Türleri
- Koşmalar konularına göre “güzelleme”, “koçaklama”, “taşlama” ve “ağıt” gibi çeşitli türlere ayrılır.
Güzelleme:
- Her hangi bir kişiyi, bir atı, bir kadını öven ve güzelliğini anlatan şiirlere denir.
- Divan şiirindeki medhiye türünün karşılığıdır.
Koçaklama
- Kahramanlık, yiğitlik, dövüş ve savaş konusunda söylenen şiirlerdir.
- Bu türün ustaları Köroğlu ve Dadaloğlu’dur.
- Batı şirindeki epik şiir türünün karşılığıdır.
Taşlama:
- Toplumdaki haksızlıkların, yolsuzlukların; kişilerin beğenilmeyen özelliklerinin alaya alınarak, güldürücü, iğneleyici bir anlatımla dile getirildiği şiirlerdir.
- Bu tür en çok eser veren yazarlar Seyrani ve Bayburtlu Zihni’dir..
- Batı şiirindeki satirik türün, Divan şiirindeki hiciv türünün karşılığıdır.
- Divan edebiyatında ise bu türün öncüsü Nefi’dir.
Ağıt:
- Acıklı, üzücü bir olayı konu alan şiirlerdir.
- Sel, yangın, deprem gibi doğal afetler ya da çeşitli kaza ve hastalıklar karşısında da söylendiği gibi, ölümün olmadığı üzücü olaylar da ağıt söyleme nedeni olabilir.
- Ağıt söyleme işine ağıt yakma, ağıt söyleyenlere ise ağıtçı denilir. Ağıt daha çok kadınlar tarafından söylenir.
- Ağıt, İslamiyet’ten önceki dönemde “sagu”nun, Divan edebiyatında ise “mersiye”nin karşılığıdır.
2. SEMAİ
- Âşık edebiyatında kendine özgü bir ezgiyle söylenen şiirdir.
- Koşma nazım biçimiyle aynı şekilde düzenlenir.
- Sekizli hece ölçüsüyle söylenir.
3. VARSAĞI
- Âşık edebiyatında Güney Anadolu’da Varsak boyu Türklerinin özel bir ezgiyle söylediği şiirlerdir.
- Koşma biçiminde düzenlenir.
- Sekizli hece ölçüsüyle söylenir.
- Yiğitçe ,mertçe bir edası vardır.
- Özellikle ilk dörtlükte “bre, be, behey, hey, aman” gibi ünlemler dikkat çeker.Koşma ve semaiden bu yönüyle ayrılır.
4. DESTAN
- Âşık edebiyatının en uzun şiiridir.
- Koşma biçiminde düzenlenmekle birlikte ezgisinin farklılığı ve dörtlük sayısının çokluğu yönüyle koşmadan ayrılır.
- Dörtlük sayısı kimi destanlarda 120′yi bulur.
- Genellikle on birli hece kalıbıyla söylenir. Ancak sekizli hece kalıbıyla ya da mani dörtlükleriyle söylenen destanlar da vardır.
- Âşık edebiyatında koşmaya benzer bir nazım biçimi olan destanı, anonim edebiyattaki ulusal destanlarla karıştırmamak gerekir.
- Destanlarda savaş, kahramanlık, doğal afetler, toplumsal yergi, gülünç olaylar, çeşitli konularda öğütler gibi konular işlenir.
4. Gevheri’nin edebî kişiliği ve hayatıyla ilgili araştırma yapınız.
4.GEVHERİ
- Adı Mehmet’tir. Doğumu, değişik yerlere bağlanmakla birlikte, kuvvetli bir ihtimalle İstanbulludur
- Onun, İstanbul ve Bursa’daki divan kâtipliklerini, imparatorluğun diğer büyük memleketlerinde de kısa aralıklarla yürüttüğüne bakılırsa medrese tahsili gördüğü anlaşılmaktadır. Aruz ile yazdığı şiirlerindeki söyleyiş de bunun başka bir delildir.
- Aruz ile yazdığı şiirlerinde başta Fuzuli olmak üzere klasik şairlerimizin tesiri görülür. Yüzyılın başlıca adlarından biri olmasında, belki de, aruz veznini hece vezni kadar başarılı bir şekilde kullanan ender şairlerden biri olmasını da rolü vardır.
- Usta bir âşık olması, onun sevilip örnek alınmasına vesile olmuştur. Pek az aşığa nasip olan bir husus da, sadece onun şiirlerine yer veren bir mecmuanın bulunmasıdır.
- Şiirleri arasında çeşitli tarihi olaylara yer verenler de vardır. Avusturya’ya karşı açılan 1663 ve 1689 seferleri için söylediği şiirlerini bu arada sayabiliriz.
5. Erzurumlu Emrah’ın edebî kişiliği ve eserlerini araştırınız.
5. ERZURUMLU EMRAH
- Erzurumlu Emrah’ın doğum yılı tam olarak bilinmiyor; ama Erzurum’un bir köyünde doğduğu için kendisine “Erzurumlu Emrah” dendiği anlaşılıyor. Emrah’ın Erzurum’un Tanburacı köyünde doğduğu yolunda söylentiler de vardır. 1840 yılında Sivas’ın Niksar ilçesine gelmiş, yaşamının geri kalan yirmi yılını burada geçirmiş 1860 yılında ölmüştür.
- Erzurumlu Emrah iyi bir medrese öğrenimi görmüştür. Bu yüzden Divan edebiyatını iyi bilir. Aruz ölçüsünü kullandığı şiirleri de vardır. Ne var ki, bunlar sözü edilecek değerde değildir.
- Erzurumlu Emrah’ın asıl ünü “âşık türü” şiirlerinde gösterdiği başarıdadır. Şiirlerinden çıkarılan sonuçlara göre Sivas’a gelinceye dek Kastamonu, Konya, Niğde illerini dolaşmış. Süresi kısa da olsa çeşitli serüvenler yaşamış, gittiği yerlerde çeşitli evlenmeler yapmış, edebiyata eğilimi olan ileri gelen kişilerce konuk olarak ağırlandığı anlaşılmış. Birbirinden epeyce ırak yerlerde de olsa “Erzurumlu Emrah” adına mezarların bulunması, Emrahoğulları adını taşıyan ailelerin oluşu da dikkati çekiyor. Niksar’da ölmüştür.
- 20. yüzyıl ozanlarından Tokatlı Nuri, Erzurumlu Emrah’ın belirgin etkisinde kalan onun izinden yürüyen halk ozanlarından biridir. Böylece Erzurumlu Emrah’ın kendisinden sonra gelenler üzerinde de etkinliğinin varlığı ortaya çıkıyor.
6. Halk şairi ve kalem şairi ne demektir? Araştırınız.
6. Halkın anlayabileceği sade bir dille ve genellikle saz eşliğinde doğaçlama, heceyle şiirler söyleyen şairlere halk şairi, kalem şairi ise medrese eğitim almış, okuma yazma bilen ve aynı zamanda hem aruz hem de heceyle şiir yazan şairlere denir.
7. Anonim halk şiirleri ile divan ve günümüz edebiyatı şiirlerinden örnekler getiriniz.
İNCELEME
1. Metin
Koşma
1. Etkinlik
a. Şiirin yapı özelliklerini söyleyiniz.
a. Dörtlükler kurulmuş, ilk dörtlüğün kafiye örgüsü “abab” şeklindedir. Dörtlükler arasında tema yönünden bir bağ vardır. Anlam her dörtlükte tamamlanmıştır. Şiirde genel olarak yarım kafiye kullanılmıştır.
b. Koşmanın birimlerini ve bunlara ne ad verildiğini belirleyiniz.
Koşmanın dört birimi vardır ve bu birimlere dörtlük adı verilir.
c. Her birimde ne anlatıldığını aşağıdaki bölüme yazınız.
d. Şiirin temasını bularak aşağıdaki bölüme yazınız.
Birim değeri: dörtlük Birimlerin konusu tema
- Birim
Ayrılıktan dolayı şairin ağlamaklı hali dile getirilmiştir. aşk
- Birim
Sevgilisiyle arı düşmesini bülbül ve gül mazmununda anlatmıştır.
- Birim
Sevgilinin hatıraları anlatılmış. Saçına olan özlem dile getirilmiş.
- Birim
Dostların yanında derdini nasıl anlatacağı üzerinde durmuştur.
e. Şiirdeki birimlerin nasıl birleştiğini açıklayınız.
e. Şiirdeki birimler tema ile birleştirilmiştir.
2. Etkinlik
Koşmanın ahenk ögelerini bularak aşağıya yazınız.
Koşmanın Ahenk Ögeleri
Ölçü Kafiye-Redif Ses-Söyleyiş
11’li hece ölçüsü 1.Dörtlük:“işti”ler redif, “r”ler yarım kafiye, “benim”ler redif, “ar”lar tam kafiye2.Dörtlük: “imden”ler redif, “l”ler yarım kafiye3.Dörtlük:“ına”lar redif, “ac”lar tam kafiye4.Dörtlük: “eyim”ler redif, “t”ler yarım kafiye Şiir dörtlüklerle hece ölçüyle ve sade bir dille söylenmiştir.
3. Etkinlik
Koşmada kullanılan söz sanatlarını ve imgeleri bularak bunların özelliklerini ve şiirdeki işlevini belirtiniz.
Çeşmim yaşı ummanlara karıştı Mübalağa
Ben bülbülüm ayrı düştüm gülümden Teşbihİstiare(Gül-sevgili) Telmih(gülle bülbül hikayesine gönderme var)
Bend olmuşum siyah zülfü ucuna teşbih
Mansur gibi asılırım saçına teşbih-Telmih:Hallac-ı Mansur’un asılması
Dost bağında bülbül gibi öteyim Teşbih
Kâkül benim perçem benim dâr benim Kakül-perçem arasında tenasüp var
Gülşen benim güller benim hâr benim Gülşen-gül-har arasında tenasüp var
Bu şiirde gül ve bülbül imgesi kullanılmıştır. Şair kendisini gül bahçesinde güller için öten bülbüle benzetmiştir. Bu imge şiirin çok anlam kazanmasını sağlamıştır.
4. Etkinlik
a. Araştırmalarınızdan faydalanarak âşık tarzı şiirlerin şeklini ve türlerini belirtiniz.
ÂŞIK EDEBİYATI NAZIM BİÇİMLERİ VE TÜRLERİ
1. KOŞMA
- Âşık edebiyatı içerisinde en çok kullanılan nazım biçimdir.
- İslamiyet’ten Önceki Türk edebiyatındaki koşukların devamı niteliğindedir.
- Kendine ait özel bir ezgiyle söylenmektedir.
- On birli hece ölçüsünün genellikle 6+5 ya da 4+4+3 duraklı kalıbıyla söylenir.
- Uyak düzeni abab / cccb / dddb biçimindedir. İlk dörtlüğü xaxa veya aaab biçiminde uyaklanan koşmalar da vardır.
- Dörtlük sayısı en az üç, genellikle 5-6′dır; ancak dörtlük sayısı 6′dan çok da olabilir.
- Son dörtlükte şairin mahlası geçer.
Nazım Türleri
- Koşmalar konularına göre “güzelleme”, “koçaklama”, “taşlama” ve “ağıt” gibi çeşitli türlere ayrılır.
Güzelleme:
- Her hangi bir kişiyi, bir atı, bir kadını öven ve güzelliğini anlatan şiirlere denir.
- Divan şiirindeki medhiye türünün karşılığıdır.
Koçaklama
- Kahramanlık, yiğitlik, dövüş ve savaş konusunda söylenen şiirlerdir.
- Bu türün ustaları Köroğlu ve Dadaloğlu’dur.
- Batı şirindeki epik şiir türünün karşılığıdır.
Taşlama:
- Toplumdaki haksızlıkların, yolsuzlukların; kişilerin beğenilmeyen özelliklerinin alaya alınarak, güldürücü, iğneleyici bir anlatımla dile getirildiği şiirlerdir.
- Bu tür en çok eser veren yazarlar Seyrani ve Bayburtlu Zihni’dir..
- Batı şiirindeki satirik türün, Divan şiirindeki hiciv türünün karşılığıdır.
- Divan edebiyatında ise bu türün öncüsü Nefi’dir.
Ağıt:
- Acıklı, üzücü bir olayı konu alan şiirlerdir.
- Sel, yangın, deprem gibi doğal afetler ya da çeşitli kaza ve hastalıklar karşısında da söylendiği gibi, ölümün olmadığı üzücü olaylar da ağıt söyleme nedeni olabilir.
- Ağıt söyleme işine ağıt yakma, ağıt söyleyenlere ise ağıtçı denilir. Ağıt daha çok kadınlar tarafından söylenir.
- Ağıt, İslamiyet’ten önceki dönemde “sagu”nun, Divan edebiyatında ise “mersiye”nin karşılığıdır.
2. SEMAİ
- Âşık edebiyatında kendine özgü bir ezgiyle söylenen şiirdir.
- Koşma nazım biçimiyle aynı şekilde düzenlenir.
- Sekizli hece ölçüsüyle söylenir.
3. VARSAĞI
- Âşık edebiyatında Güney Anadolu’da Varsak boyu Türklerinin özel bir ezgiyle söylediği şiirlerdir.
- Koşma biçiminde düzenlenir.
- Sekizli hece ölçüsüyle söylenir.
- Yiğitçe ,mertçe bir edası vardır.
- Özellikle ilk dörtlükte “bre, be, behey, hey, aman” gibi ünlemler dikkat çeker.Koşma ve semaiden bu yönüyle ayrılır.
4. DESTAN
- Âşık edebiyatının en uzun şiiridir.
- Koşma biçiminde düzenlenmekle birlikte ezgisinin farklılığı ve dörtlük sayısının çokluğu yönüyle koşmadan ayrılır.
- Dörtlük sayısı kimi destanlarda 120′yi bulur.
- Genellikle on birli hece kalıbıyla söylenir. Ancak sekizli hece kalıbıyla ya da mani dörtlükleriyle söylenen destanlar da vardır.
- Âşık edebiyatında koşmaya benzer bir nazım biçimi olan destanı, anonim edebiyattaki ulusal destanlarla karıştırmamak gerekir.
- Destanlarda savaş, kahramanlık, doğal afetler, toplumsal yergi, gülünç olaylar, çeşitli konularda öğütler gibi konular işlenir.
b. Hazırladığınız sunumu arkadaşlarınızla paylaşınız.
5. Etkinlik
a. Parçadan hareketle ve araştırmalarınızdan faydalanarak Gevheri’nin fikrî ve edebî yönü
hakkında çıkarımlarda bulunarak çıkarımlarınızı tahtaya yazınız.
a.
- Aşk ve sevgi üzerine yazmıştır.
- Hem aruz hem de heceyle yazmıştır.
- Kalem şairidir.
- Dönemin önde gelen şairlerindendir.
- Medrese eğitim almıştır.
b. Eserle şair arasındaki ilişkiyi açıklayınız.
b. Eserle şair arasında her zaman yakın bir ilişki vardır. Eser sahibini yansıtır. Bu eserde şairinin kültürünü, inançlarını, aşklarını, ayrılıklarını ve ideallerini bulmak mümkündür.
6. Etkinlik
Şiiri yorumlayarak şiirin özelliklerini ve size hissettirdiklerini sözlü olarak ifade ediniz.
Şiir sade bir dille oluşturulmuş bir aşk şiiridir. Ama şairi sevdiğinden ayrıdır. Sevdiğine kavuşmak için çaba göstermektedir.
A. Coşku ve Heyecanı Dile Getiren Metinler (Şiir)
B-Âşık Tarzı Halk Şiiri
HAZIRLIK
1.”Âşık” sözcüğü size neyi çağrıştırıyor? Sözlü olarak ifade ediniz.
1. Âşık edebiyatımızın kendine mahsus olan şiir geleneğinin temelleri, İslâmiyet öncesi Türk toplumunun sesi olan ozanlar tarafından atılmıştır. Edebiyatımızda halkın anlayabileceği sade bir dille ve genellikle saz eşliğinde şiirler söyleyen şairlere saz şairi adı verilir. Halk şairi veya âşık da denir. Bunların ortaya koyduğu şiirlere de âşık tarzı halk şiiri adı verilir.
Kendilerine âşık denilen halk şairleri, şiirlerini genellikle köy köy, kasaba kasaba gezerek halkın topluca bulunduğu yerlerde söylemişlerdir. Bunlar şiirlerini yazıya geçirmezlerdi. Çok defa topluluk karşısında yer ve duruma uygun olarak irticalen (hazırlıksız olarak, içine doğduğu gibi) söylerlerdi. Saz şairleri aynı zamanda eserlerinin bestekârı olmuşlar; şiirlerini güftesi ve bestesiyle birlikte ortaya koymuşlardır.
Bunlar şiirlerinde aşk, gurbet, yalnızlık, tabiat gibi temaları işlemişlerdir. Ayrıca sosyal olaylar ile dinî-tasavvufî konulara da yer vermişlerdir. Saz şairlerinin söylediği şiirler gerek kendilerinden sonra gelen âşıklar, gerekse halk tarafından ağızdan ağıza söylenerek yaşatılmaya çalışılmıştır. Bu yüzden pek çok şiir değişikliklere uğramış veya unutulmuştur. Bazı âşıkların şiirleri ise cönk adı verilen mecmualara kaydedilmiştir.
Âşık tarzı halk edebiyatı, İslâmiyet öncesi Türk edebiyatı geleneğinin bir devamıdır. Âşık tarzı halk edebiyatı bu geleneğini günümüze kadar sürdürmüştür. Bu gün de Anadolu’da saz şiiri geleneğini, kısmen de olsa devam ettiren âşıklar vardır.
2. Günümüzde Karacaoğlan, Erzurumlu Emrah gibi halk şairlerinin olmamasının sebeplerini tartışınız. Sonuçları tahtaya maddeler hâlinde yazınız.
2. Usta çırak ilişkisi içerisinde geleneğin artık modern hayata fazla direnmemesi ve insanların müzik ve sanat anlayışındaki farklılaşmalar bu tarz şairlerin olmamasına neden olmuştur.
3. Âşık tarzı şiirlerin şekli ve türleri hakkında bir sunum hazırlayınız.
3. ÂŞIK EDEBİYATI NAZIM BİÇİMLERİ VE TÜRLERİ
1. KOŞMA
- Âşık edebiyatı içerisinde en çok kullanılan nazım biçimdir.
- İslamiyet’ten Önceki Türk edebiyatındaki koşukların devamı niteliğindedir.
- Kendine ait özel bir ezgiyle söylenmektedir.
- On birli hece ölçüsünün genellikle 6+5 ya da 4+4+3 duraklı kalıbıyla söylenir.
- Uyak düzeni abab / cccb / dddb biçimindedir. İlk dörtlüğü xaxa veya aaab biçiminde uyaklanan koşmalar da vardır.
- Dörtlük sayısı en az üç, genellikle 5-6′dır; ancak dörtlük sayısı 6′dan çok da olabilir.
- Son dörtlükte şairin mahlası geçer.
Nazım Türleri
- Koşmalar konularına göre “güzelleme”, “koçaklama”, “taşlama” ve “ağıt” gibi çeşitli türlere ayrılır.
Güzelleme:
- Her hangi bir kişiyi, bir atı, bir kadını öven ve güzelliğini anlatan şiirlere denir.
- Divan şiirindeki medhiye türünün karşılığıdır.
Koçaklama
- Kahramanlık, yiğitlik, dövüş ve savaş konusunda söylenen şiirlerdir.
- Bu türün ustaları Köroğlu ve Dadaloğlu’dur.
- Batı şirindeki epik şiir türünün karşılığıdır.
Taşlama:
- Toplumdaki haksızlıkların, yolsuzlukların; kişilerin beğenilmeyen özelliklerinin alaya alınarak, güldürücü, iğneleyici bir anlatımla dile getirildiği şiirlerdir.
- Bu tür en çok eser veren yazarlar Seyrani ve Bayburtlu Zihni’dir..
- Batı şiirindeki satirik türün, Divan şiirindeki hiciv türünün karşılığıdır.
- Divan edebiyatında ise bu türün öncüsü Nefi’dir.
Ağıt:
- Acıklı, üzücü bir olayı konu alan şiirlerdir.
- Sel, yangın, deprem gibi doğal afetler ya da çeşitli kaza ve hastalıklar karşısında da söylendiği gibi, ölümün olmadığı üzücü olaylar da ağıt söyleme nedeni olabilir.
- Ağıt söyleme işine ağıt yakma, ağıt söyleyenlere ise ağıtçı denilir. Ağıt daha çok kadınlar tarafından söylenir.
- Ağıt, İslamiyet’ten önceki dönemde “sagu”nun, Divan edebiyatında ise “mersiye”nin karşılığıdır.
2. SEMAİ
- Âşık edebiyatında kendine özgü bir ezgiyle söylenen şiirdir.
- Koşma nazım biçimiyle aynı şekilde düzenlenir.
- Sekizli hece ölçüsüyle söylenir.
3. VARSAĞI
- Âşık edebiyatında Güney Anadolu’da Varsak boyu Türklerinin özel bir ezgiyle söylediği şiirlerdir.
- Koşma biçiminde düzenlenir.
- Sekizli hece ölçüsüyle söylenir.
- Yiğitçe ,mertçe bir edası vardır.
- Özellikle ilk dörtlükte “bre, be, behey, hey, aman” gibi ünlemler dikkat çeker.Koşma ve semaiden bu yönüyle ayrılır.
4. DESTAN
- Âşık edebiyatının en uzun şiiridir.
- Koşma biçiminde düzenlenmekle birlikte ezgisinin farklılığı ve dörtlük sayısının çokluğu yönüyle koşmadan ayrılır.
- Dörtlük sayısı kimi destanlarda 120′yi bulur.
- Genellikle on birli hece kalıbıyla söylenir. Ancak sekizli hece kalıbıyla ya da mani dörtlükleriyle söylenen destanlar da vardır.
- Âşık edebiyatında koşmaya benzer bir nazım biçimi olan destanı, anonim edebiyattaki ulusal destanlarla karıştırmamak gerekir.
- Destanlarda savaş, kahramanlık, doğal afetler, toplumsal yergi, gülünç olaylar, çeşitli konularda öğütler gibi konular işlenir.
4. Gevheri’nin edebî kişiliği ve hayatıyla ilgili araştırma yapınız.
4.GEVHERİ
- Adı Mehmet’tir. Doğumu, değişik yerlere bağlanmakla birlikte, kuvvetli bir ihtimalle İstanbulludur
- Onun, İstanbul ve Bursa’daki divan kâtipliklerini, imparatorluğun diğer büyük memleketlerinde de kısa aralıklarla yürüttüğüne bakılırsa medrese tahsili gördüğü anlaşılmaktadır. Aruz ile yazdığı şiirlerindeki söyleyiş de bunun başka bir delildir.
- Aruz ile yazdığı şiirlerinde başta Fuzuli olmak üzere klasik şairlerimizin tesiri görülür. Yüzyılın başlıca adlarından biri olmasında, belki de, aruz veznini hece vezni kadar başarılı bir şekilde kullanan ender şairlerden biri olmasını da rolü vardır.
- Usta bir âşık olması, onun sevilip örnek alınmasına vesile olmuştur. Pek az aşığa nasip olan bir husus da, sadece onun şiirlerine yer veren bir mecmuanın bulunmasıdır.
- Şiirleri arasında çeşitli tarihi olaylara yer verenler de vardır. Avusturya’ya karşı açılan 1663 ve 1689 seferleri için söylediği şiirlerini bu arada sayabiliriz.
5. Erzurumlu Emrah’ın edebî kişiliği ve eserlerini araştırınız.
5. ERZURUMLU EMRAH
- Erzurumlu Emrah’ın doğum yılı tam olarak bilinmiyor; ama Erzurum’un bir köyünde doğduğu için kendisine “Erzurumlu Emrah” dendiği anlaşılıyor. Emrah’ın Erzurum’un Tanburacı köyünde doğduğu yolunda söylentiler de vardır. 1840 yılında Sivas’ın Niksar ilçesine gelmiş, yaşamının geri kalan yirmi yılını burada geçirmiş 1860 yılında ölmüştür.
- Erzurumlu Emrah iyi bir medrese öğrenimi görmüştür. Bu yüzden Divan edebiyatını iyi bilir. Aruz ölçüsünü kullandığı şiirleri de vardır. Ne var ki, bunlar sözü edilecek değerde değildir.
- Erzurumlu Emrah’ın asıl ünü “âşık türü” şiirlerinde gösterdiği başarıdadır. Şiirlerinden çıkarılan sonuçlara göre Sivas’a gelinceye dek Kastamonu, Konya, Niğde illerini dolaşmış. Süresi kısa da olsa çeşitli serüvenler yaşamış, gittiği yerlerde çeşitli evlenmeler yapmış, edebiyata eğilimi olan ileri gelen kişilerce konuk olarak ağırlandığı anlaşılmış. Birbirinden epeyce ırak yerlerde de olsa “Erzurumlu Emrah” adına mezarların bulunması, Emrahoğulları adını taşıyan ailelerin oluşu da dikkati çekiyor. Niksar’da ölmüştür.
- 20. yüzyıl ozanlarından Tokatlı Nuri, Erzurumlu Emrah’ın belirgin etkisinde kalan onun izinden yürüyen halk ozanlarından biridir. Böylece Erzurumlu Emrah’ın kendisinden sonra gelenler üzerinde de etkinliğinin varlığı ortaya çıkıyor.
6. Halk şairi ve kalem şairi ne demektir? Araştırınız.
6. Halkın anlayabileceği sade bir dille ve genellikle saz eşliğinde doğaçlama, heceyle şiirler söyleyen şairlere halk şairi, kalem şairi ise medrese eğitim almış, okuma yazma bilen ve aynı zamanda hem aruz hem de heceyle şiir yazan şairlere denir.
7. Anonim halk şiirleri ile divan ve günümüz edebiyatı şiirlerinden örnekler getiriniz.
İNCELEME
1. Metin
Koşma
1. Etkinlik
a. Şiirin yapı özelliklerini söyleyiniz.
a. Dörtlükler kurulmuş, ilk dörtlüğün kafiye örgüsü “abab” şeklindedir. Dörtlükler arasında tema yönünden bir bağ vardır. Anlam her dörtlükte tamamlanmıştır. Şiirde genel olarak yarım kafiye kullanılmıştır.
b. Koşmanın birimlerini ve bunlara ne ad verildiğini belirleyiniz.
Koşmanın dört birimi vardır ve bu birimlere dörtlük adı verilir.
c. Her birimde ne anlatıldığını aşağıdaki bölüme yazınız.
d. Şiirin temasını bularak aşağıdaki bölüme yazınız.
Birim değeri: dörtlük | Birimlerin konusu | tema |
| Ayrılıktan dolayı şairin ağlamaklı hali dile getirilmiştir. | aşk |
| Sevgilisiyle arı düşmesini bülbül ve gül mazmununda anlatmıştır. | |
| Sevgilinin hatıraları anlatılmış. Saçına olan özlem dile getirilmiş. | |
| Dostların yanında derdini nasıl anlatacağı üzerinde durmuştur. |
e. Şiirdeki birimlerin nasıl birleştiğini açıklayınız.
e. Şiirdeki birimler tema ile birleştirilmiştir.
2. Etkinlik
Koşmanın ahenk ögelerini bularak aşağıya yazınız.
Koşmanın Ahenk Ögeleri | ||
Ölçü | Kafiye-Redif | Ses-Söyleyiş |
11’li hece ölçüsü | 1.Dörtlük:“işti”ler redif, “r”ler yarım kafiye, “benim”ler redif, “ar”lar tam kafiye2.Dörtlük: “imden”ler redif, “l”ler yarım kafiye3.Dörtlük:“ına”lar redif, “ac”lar tam kafiye4.Dörtlük: “eyim”ler redif, “t”ler yarım kafiye | Şiir dörtlüklerle hece ölçüyle ve sade bir dille söylenmiştir. |
3. Etkinlik
Koşmada kullanılan söz sanatlarını ve imgeleri bularak bunların özelliklerini ve şiirdeki işlevini belirtiniz.
Çeşmim yaşı ummanlara karıştı | Mübalağa |
Ben bülbülüm ayrı düştüm gülümden | Teşbihİstiare(Gül-sevgili) Telmih(gülle bülbül hikayesine gönderme var) |
Bend olmuşum siyah zülfü ucuna | teşbih |
Mansur gibi asılırım saçına | teşbih-Telmih:Hallac-ı Mansur’un asılması |
Dost bağında bülbül gibi öteyim | Teşbih |
Kâkül benim perçem benim dâr benim | Kakül-perçem arasında tenasüp var |
Gülşen benim güller benim hâr benim | Gülşen-gül-har arasında tenasüp var |
Bu şiirde gül ve bülbül imgesi kullanılmıştır. Şair kendisini gül bahçesinde güller için öten bülbüle benzetmiştir. Bu imge şiirin çok anlam kazanmasını sağlamıştır.
4. Etkinlik
a. Araştırmalarınızdan faydalanarak âşık tarzı şiirlerin şeklini ve türlerini belirtiniz.
ÂŞIK EDEBİYATI NAZIM BİÇİMLERİ VE TÜRLERİ
1. KOŞMA
- Âşık edebiyatı içerisinde en çok kullanılan nazım biçimdir.
- İslamiyet’ten Önceki Türk edebiyatındaki koşukların devamı niteliğindedir.
- Kendine ait özel bir ezgiyle söylenmektedir.
- On birli hece ölçüsünün genellikle 6+5 ya da 4+4+3 duraklı kalıbıyla söylenir.
- Uyak düzeni abab / cccb / dddb biçimindedir. İlk dörtlüğü xaxa veya aaab biçiminde uyaklanan koşmalar da vardır.
- Dörtlük sayısı en az üç, genellikle 5-6′dır; ancak dörtlük sayısı 6′dan çok da olabilir.
- Son dörtlükte şairin mahlası geçer.
Nazım Türleri
- Koşmalar konularına göre “güzelleme”, “koçaklama”, “taşlama” ve “ağıt” gibi çeşitli türlere ayrılır.
Güzelleme:
- Her hangi bir kişiyi, bir atı, bir kadını öven ve güzelliğini anlatan şiirlere denir.
- Divan şiirindeki medhiye türünün karşılığıdır.
Koçaklama
- Kahramanlık, yiğitlik, dövüş ve savaş konusunda söylenen şiirlerdir.
- Bu türün ustaları Köroğlu ve Dadaloğlu’dur.
- Batı şirindeki epik şiir türünün karşılığıdır.
Taşlama:
- Toplumdaki haksızlıkların, yolsuzlukların; kişilerin beğenilmeyen özelliklerinin alaya alınarak, güldürücü, iğneleyici bir anlatımla dile getirildiği şiirlerdir.
- Bu tür en çok eser veren yazarlar Seyrani ve Bayburtlu Zihni’dir..
- Batı şiirindeki satirik türün, Divan şiirindeki hiciv türünün karşılığıdır.
- Divan edebiyatında ise bu türün öncüsü Nefi’dir.
Ağıt:
- Acıklı, üzücü bir olayı konu alan şiirlerdir.
- Sel, yangın, deprem gibi doğal afetler ya da çeşitli kaza ve hastalıklar karşısında da söylendiği gibi, ölümün olmadığı üzücü olaylar da ağıt söyleme nedeni olabilir.
- Ağıt söyleme işine ağıt yakma, ağıt söyleyenlere ise ağıtçı denilir. Ağıt daha çok kadınlar tarafından söylenir.
- Ağıt, İslamiyet’ten önceki dönemde “sagu”nun, Divan edebiyatında ise “mersiye”nin karşılığıdır.
2. SEMAİ
- Âşık edebiyatında kendine özgü bir ezgiyle söylenen şiirdir.
- Koşma nazım biçimiyle aynı şekilde düzenlenir.
- Sekizli hece ölçüsüyle söylenir.
3. VARSAĞI
- Âşık edebiyatında Güney Anadolu’da Varsak boyu Türklerinin özel bir ezgiyle söylediği şiirlerdir.
- Koşma biçiminde düzenlenir.
- Sekizli hece ölçüsüyle söylenir.
- Yiğitçe ,mertçe bir edası vardır.
- Özellikle ilk dörtlükte “bre, be, behey, hey, aman” gibi ünlemler dikkat çeker.Koşma ve semaiden bu yönüyle ayrılır.
4. DESTAN
- Âşık edebiyatının en uzun şiiridir.
- Koşma biçiminde düzenlenmekle birlikte ezgisinin farklılığı ve dörtlük sayısının çokluğu yönüyle koşmadan ayrılır.
- Dörtlük sayısı kimi destanlarda 120′yi bulur.
- Genellikle on birli hece kalıbıyla söylenir. Ancak sekizli hece kalıbıyla ya da mani dörtlükleriyle söylenen destanlar da vardır.
- Âşık edebiyatında koşmaya benzer bir nazım biçimi olan destanı, anonim edebiyattaki ulusal destanlarla karıştırmamak gerekir.
- Destanlarda savaş, kahramanlık, doğal afetler, toplumsal yergi, gülünç olaylar, çeşitli konularda öğütler gibi konular işlenir.
b. Hazırladığınız sunumu arkadaşlarınızla paylaşınız.
5. Etkinlik
a. Parçadan hareketle ve araştırmalarınızdan faydalanarak Gevheri’nin fikrî ve edebî yönü
hakkında çıkarımlarda bulunarak çıkarımlarınızı tahtaya yazınız.
a.
- Aşk ve sevgi üzerine yazmıştır.
- Hem aruz hem de heceyle yazmıştır.
- Kalem şairidir.
- Dönemin önde gelen şairlerindendir.
- Medrese eğitim almıştır.
b. Eserle şair arasındaki ilişkiyi açıklayınız.
b. Eserle şair arasında her zaman yakın bir ilişki vardır. Eser sahibini yansıtır. Bu eserde şairinin kültürünü, inançlarını, aşklarını, ayrılıklarını ve ideallerini bulmak mümkündür.
6. Etkinlik
Şiiri yorumlayarak şiirin özelliklerini ve size hissettirdiklerini sözlü olarak ifade ediniz.
Şiir sade bir dille oluşturulmuş bir aşk şiiridir. Ama şairi sevdiğinden ayrıdır. Sevdiğine kavuşmak için çaba göstermektedir.
Zambak Yayınları 10. Sınıf Türk Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları sayfa 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 30, 31, 32, 33, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 40, 41, 42, 43, 44, 45, 46, 47, 48, 49, 50, 51, 52, 53, 54, 55, 56, 57, 58, 59, 60, 61, 62, 63, 64, 65, 66, 67, 68, 69, 70, 71, 72, 73, 74, 75, 76, 77, 78, 79, 80, 81, 82, 83, 84, 85, 86, 87, 88, 89, 90, 91, 92, 93, 94, 95, 96, 97, 98, 99, 100 ve diğer Çalışma Kitabı sayfalarına buradan göz atabilirsiniz.
10. Sınıf Türk Edebiyatı Zambak Yayınları Ders Kitabı Cevapları, 10.Sınıf Türk Edebiyatı Zambak Yayınları ders Kitabı Cevap Anahtarı Zambak Yayınları, 10.Sınıf Zambak Yayınları Türk Edebiyat Ders Kitabı Cevapları, 10. Sınıf Zambak Yayınları Türk Edebiyatı Ders Kitabı Cevap Anahtarı bul, 10. Sınıf Zambak Yayınları Türk Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları, 10.Sınıf Türk Edebiyatı Zambak Yayınları Ders Kitabı Cevap Anahtarı çöz, Zambak Yayınları 10.Sınıf Türk Edebiyatı Dersi Ders Kitabı Cevap Anahtarı ödev, Zambak Yayınları 10.Sınıf Türk Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları, Zambak Yayınları 10.Sınıf Türk Edebiyatı Ders Kitabı Cevap Anahtarı, 10. Sınıf Zambak Yayınları Türk Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları, Zambak Yayınları 10.Sınıf Türk Edebiyatı Ders Kitabı Cevap Anahtarı bul, 10.Sınıf Türk Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları, Zambak Yayınları 10.Sınıf Türk Edebiyatı Ders Kitabı Cevap Anahtarı çöz, 10.Sınıf Zambak Yayınları Türk Edebiyatı Ders Kitabı Cevap Anahtarı ödev
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder