DERS KİTABI CEVAPLARINA BURADAN ULAŞABİLİRSİNİZ!
ÖĞRETMEN ADAYLARININ SINIFTA DEMOKRATİK ORTAMI GELİŞTİRME ÖNGÖRÜLERİ
Demokrasi bir yaşam biçimidir. Bireylerin demokratik değerlerle kültürlenmeleri ve demokrasiyi benimsemeleri
için demokratikleşme sürecinde etkin olarak yer almaları gerekmektedir. Demokrasi bilincinin
oluşabilmesi için öncelikle öğretmenlerin demokrasi bilincine sahip olmaları ve sınıflarında bizzat demokratik
ortam oluşturmaları gerekmektedir. Bu araştırmanın amacı, öğretmen adaylarının sınıflarda
demokrasinin yerleşmesi ve geliştirilmesine dönük öngörülerini ortaya koymaktadır. Araştırma bulgularına
göre, öğretmen adaylarının büyük bir çoğunluğunun sınıflarda öğrencilerine karşı demokratik ya-
şantıyı yerleştirici ve geliştirici ortam hazırlamaya açık oldukları sonucuna ulaşılmıştır. Ancak, adayların
büyük bir çoğunluğu yaşamları boyunca zaman zaman anti-demokratik tavırlarla karşılaştıkları ve demokrasi
bilincinin toplumca tam olarak iyi algılanamadığı yönünde görüş bildirmişlerdir.
Demokrasi bir yaşam biçimidir (Büyükkaragöz,
1989; Cafoğlu 1997; Gözütok, 1995; Kıncal,
1998; Tezcan, 1994; Yeşil, 2001). Bireylerin
demokratik değerlerle kültürlenmeleri ve
demokrasiyi benimsemeleri için demokratikleşme
sürecinde etkin olarak yer almaları gerekmektedir.
2005 yılında MEB ilk ve ortaöğ-
retim okullarında demokrasi eğitimi ve okul
meclisleri projesini uygulamaya koymuştur.
Bu projeyle, öğrencilerin demokrasiyi sınıf
ortamında öğretmeye ve yaşatmaya başlaması
amaçlanmıştır. Demokrasinin geliştirilmesi
için bu proje önemli bir yer teşkil etmektedir.
Bu demokrasi bilincinin oluşabilmesi
için öncelikle öğretmenlerin demokrasi
bilincine sahip olmaları ve sınıflarında bizzat
demokratik ortam oluşturmaları gerekmektedir.
Demokrasi eğitimin ve demokratik eğitimin
gerekliliği ve önemi, birtakım yasal dayanaklarla
da belirlenmiştir. Milli Eğitim Temel
Kanunu’nun 11. maddesi şu şekilde belirlenmiştir:
“Güçlü ve istikrarlı, hür ve demokratik bir
toplum düzeninin gerçekleşmesi ve devamı
için yurttaşların sahip olmaları gereken demokrasi
bilincinin, yurt yönetimine ait bilgi,
anlayış ve davranışlarla sorumluluk duygusunun
ve manevi değerlere saygının, her türlü
eğitim çalışmalarında öğrencilere kazandırılıp geliştirilmesine çalışılır” (MEB, 2009).
Demokrasinin en temel özelliği, yaşamın
kendisini oluşturan düşünce yapısı ve kültürün
ürünü olmasıdır. Dolayısıyla kanunlarla,
zorlamalarla, ya da zorunlu ders konuları
olarak okutulmakla kişilerde demokrasi bilinci
geliştirilemez. Demokrasinin yerleşmesi
için anayasa, yasa ve anlaşmalar gereklidir;
ancak kültürün parçası olması için bunlar
yeterli değildir. Demokrasi benimsenmeli,
toplumsal hayata yansıtılmalı, yaşanılanlar
kanunlarla bir bütün olarak örtüşmelidir (Bü-
yükdüvenci, 1998; Öner, 1998; San, 1994). Örneğin,
bireyler haklarını savunup, düşüncelerini
açıklayabiliyorsa, demokrasi yasamın bir
parçası olmuş demektir. Bu toplumsal yasayış
biçimi, var olan kanunlar ve anlaşmalarla
bir bütün olarak demokrasinin gerçek hayata
geçirilmiş halidir (Büyükkaragöz, 1989; Gürkaynak,
1995; San, 1994).
Demokrasiyi gerçek hayata geçirmenin; demokratik
değerlere sahip, demokratik yollarla
düşünen, demokratik davranış biçimlerini
benimsemiş bireyleri yetiştirmenin en önemli
yolu eğitimdir ve bu eğitimin verilmesinde
her türlü kitle iletişim araçları, okullar ve öğ-
retmenler önemli yer tutar (Acemoğlu, Johnson,
Robinson, Yared, 2004; Gömleksiz, 1988;
İflazoğlu & Çaydaş, 2004; Pike, 2007; Tibbits,
1994). Yapılan bazı araştırmalar, öğretmenlerin,
“demokrasinin ancak yaşanılarak öğrenileceğini”
görüşünde birleştiklerini göstermektedir
(Yeşil, 2001). Bu araştırmalardan çıkan bazı öneriler şunlardır:
Kişinin sosyal yaşamında oldukça önemli
yeri olan eğitim kurumlarında öğrencileri
düşünmeye, yargılamaya, üretmeye,
eyleme ve etkinliğe iten yöntemler den oluşan bir öğretim süreci seçilmelidir
(Yeşil, 2004),
4Bireylere eleştirel düşünme, bireysel sosyal
hareket ve grup ile sosyal hareket,
sosyal problem çözme becerisi verilmelidir
(Marri, 2005), Bireylerin kurallara uyabilmesi sağlamalı-
dır (Miser, 1991), Her bireyin öğrenme hızına ve ilgisine
uyan, bireye seçme imkânı veren program
hazırlanır, gözlem ve deney yapma,
ortak araştırma ve inceleme yapma
imkânı sağlanmalıdır (Büyükkaragöz,
1989).
Hoşgörü, haklara saygı, tarafsızlık, tartışmaya
açık, yardımcı, tutarlı demokratik davranışlar
yaşanılır ve yaşatılırsa, demokrasi derslerinden
çok daha etkili bir biçimde demokrasi
gerçek hayatta kendini bulacaktır (Gömleksiz,1988).
Almanya’da demokrasi eğitimi alanında
önemli isimlerden Wolfgang Hilligen, demokrasi
eğitimin başarıya ulaşması için dört
ana ilkeden söz etmektedir. Bunlar: Sınıfta
“açık toplum” yapısı oluşturulması; öğrencilere
grup çalışmalarının yaptırılması; öğrencilere
araştırma veya çözümleyici yaklaşımı
kullandırılması ve sorunların çözümü için bireysel
çalışmaların yaptırılması ve öğrencilerin
kendi ilgi ve sorunlarını başlangıç noktası
olarak almalarının sağlanmasıdır (Shafer,
1987, s.200). Demokratik toplumun modelini
oluşturan eğitim kurumlarının bu özellikleri
taşıması beklenir. Görüldüğü gibi bu ilkeler
demokrasi eğitimi için uygulamaya dö-
nük prensiplere işaret etmektedir. Bireyin ya-
şadığı ortamda ve yaşayarak demokrasiyle
ilgi yetileri (örn., eleştirel düşünebilme, problem
çözebilme, aktif katılımcı olma, olayları
yorumlayabilme, kendine özgü fikirler oluşturabilme) kazanması, demokrasi eğitiminin
temelini oluşturmaktadır. Binbaşıoğlu
(1986)’na göre ise demokratik eğitimin ilkeleri
şu şekilde sıralanabilir:
Demokratik eğitimde bireyden hareket
etmek esastır. Eğitimde çocuğun ilgi ve
gereksinimleri göz önünde bulundurulmalıdır. Demokratik eğitimde herkes aynı haklara
sahiptir. Irk, cinsiyet, sosyo-ekonomik
düzey vb. ayrımı yoktur. Herkes öğretim
kurumundan kendi becerileri doğrultusunda
en yüksek yararı sağlamakla yükümlüdür.
Demokratik ortamda bir fikir başkasına
zorla kabul ettirilemez; ancak inandırma,
ikna ve akla uygunluk yöntemlerine baş-
vurulur.
Demokratik eğitimde her birey kendine
özgü bir kişilik kabul edilir, ona saygı gösterilir
ve bu kişiliğin geliştirilmesine yardım
edecek yönde devam edilir.
Demokrasilerde karar veren toplumun
bireyleri ya da onların iradeleri olduğu
gibi, demokratik eğitimde de eğitimin
yükü, merkezi öğrenciler üzerindedir.
Toplumun; uzlaşmacı, işbirliğine açık, haklara
saygılı bireylerden oluşması beklenen bir
haslettir. Bunun gerçekleşmesi bu yönde verilecek
eğitimin toplum üzerindeki etkisini
daha da artırmaktadır. Eğitimle bireylerin özgür
ve demokratik toplum düzenini sürdürmesi
ve buna ilişkin bir eğitim sürecinde yer
alması toplumun ve bireylerin demokrasiyi
organik olarak yaşamasını gerektirmektedir.
Eğitimle formal olarak vücut bulacak bu ya-
şantılar ancak planlı olarak hazırlanan, sunulan
ve işleyen öğrenme ortam ve yaşantıları
ile mümkün görülmektedir. Bu araştırmanın
amacı, geleceğin demokrasi anlayışını geliştirecek
ve bizzat yaşatacak olan nesilleri yetiş-
tirecek öğretmen adaylarının demokratik ortamı
geliştirmeye dönük akademik öngörülerini saptamaktır. Dolayısıyla bu amaç, adayların
hizmet öncesinden hizmet içine kadar
demokrasiyi algılayışları ve işlevinin farkın
Öğretmen adaylarının sınıfta demokratik ortamı
geliştirmeye yönelik görüşlerinden her
zaman katılma durumlarına göre analiz yapılmıştır. Elde edilen bulgulara göre öğretmen adaylarının
%72,7’si cinsiyet, dil, din ırk ayrımı
yapmadan, güçlünün değil haklının yanında
olunması gerektiği anlayışını aşılayacağı-
nı %64,4’ü öğrencilerin kendilerini özgürce
ifade edebilmelerini sağlayacağına, %63,7’si
sınıfta dayanışmayı destekleyeceğini, %63,0’ı
öğrencilerin söylediklerini dinleyeceğini,
%62,5’i sınıf dışında da demokrasinin sürdü-
rülmesi gerektiğini vurgulayacağını, %56,9’u
öğrenciler arası pozitif tartışmaları destekleyeceğini,
%56,6’sı pozitif tartışmanın öğrencilerin
eğitimi açısından olumlu olduğunu
düşüneceğini, %50,6’sı karar verme sürecinde
bütün faktörleri göz önünde bulunduracağını,
%58,1’i öğrencilere düşünme tekniklerini
(yaratıcı ve eleştirel…) öğreteceğini,
%58,1’i sınıf ortamını demokratik düşünüşü
uygun olarak düzenleyeceğini, %58,4’ü öğ-
rencilere sorumluluk verirken her zaman demokratik
davranacağını, %58,4’ü öğrencilerin
farklılıklara ve farklı düşüncelere saygı ile
yaklaşmasını sağlayacağını, %54,7’si öğrencilerin
farklılıklara ve farklı düşüncelere saygı
ile yaklaşacağını, %54,3’ü öğrencilerde empati
gelişimini destekleyeceğini, %57,3’ü sı-
rasını beklemeyi öğreteceğini, %53,2’si öğ-
rencilerin farklı gerçekleri öğrenmesini sağ-
layacağını, %53,9’u ceza yerine çözümlere
odaklanmayı öğreteceğini, %53,2’si öğrencilere
çeşitli vesilelerle seçme seçilme olana-
ğı vereceğini, %52,4’ü bütün öğrencilere sorumluluk
vereceğini, %55,4’ü yeniliğe açık
olmalarını belirteceklerini bildirmişlerdir. Yukarıdaki
yüzdeliklerden de anlaşılacağı gibi
adaylar, sınıflarında demokratik ortamı yerleştirmeye
dönük olarak demokrasinin gereklerini
yerine getirme yönündedirler. Yani
sorunlara yönelik öğrencileri arasındaki pozitif
tartışmaları desteklemek, daima haklı-
nın yanında yer almak, her düşünceye önem
vermek gibi demokratik ölçüdeki her türlü
dayanışmayı desteklemek ve yaşatmak istemektedirler.
Öğretmen adaylarının sınıflarda demokrasinin
yerleşmesi ve geliştirilmesine dönük öngörülerini
ortaya koyma amacıyla yapılan bu
araştırma sonuçlarına göre, adayların anket
maddelerine en çok katılma oranlarına bağlı olarak, öğrencileri dinlemeleri ve onların
kendilerini özgürce ifade edebilmelerini sağlamaları gerektiği yönünde diğer maddelere
oranla daha çok katıldıkları saptanmıştır.
Ayrıca, cinsiyet, dil, din ırk ayrımı yapmadan,
güçlünün değil haklının yanında olunması
gerektiği anlayışını aşılamak ve öğrencilerin
kendilerini özgürce ifade edebilmelerini sağ-
lamayı öngörmektedirler. Yapılan tanımlayıcı
istatistiklere göre, öğretmen adaylarının ileride
kendi sınıflarında demokrasinin yerleş-
mesi için oldukça olumlu ve demokrasi anlayışını
yerleştirmeye dönük düşünmektedirler.
Öyle ki adaylar, sınıflarında demokrasinin
temelini oluşturmak adına yapılması beklenen
her türlü değişkenden haberdar olup,
bunları gerçekleştirme adına olumlu bir bakış
açısına sahiptirler. Anket uygulaması esnasında
gerçekleşen sorularda ise adayların
bir bölümü öğrenim hayatları boyunca zaman
zaman demokratik olmayan uygulamalarda
karşılaştıkları ve ülkemizde demokrasinin
tam olarak algılanamadığı yönünde görüş bildirmişlerdir.
Dolayısıyla adayların hayatları
boyunca yaşamış oldukları anti demokratik tavırlarında farkında oldukları ve
bu hoşnutsuzlukları kendi sınıf ortamlarında
bertaraf etmeye dönük davranışlara dönüş-
türmeleri beklenen bir tepkidir.
Araştırma sonuçlarına göre, öğretmenlerin
hizmet öncesinde makro anlamda demokratik
tavırlarla yetiştirilmesi, demokrasiyi tam
olarak kavrayıp, yaşam alanlarının içinde görmelerinin
sağlanması, demokrasinin öneminin
kavratılması, sınıf ortamında kendi öğ-
rencilerine uygulayacakları demokratik tavırları
ve ortamı hazırlamak için onlarda süre-
ğen bir farkındalık sağlanması gerekmektedir.
Ayrıca adayların bazı maddelerde sınıflarında
demokratik bir ortam oluşturmalarında
çok da kararlı davranmadıkları görülmüş-
tür. Örneğin; “öğrencilerin her şeyi daima sorgulamasını
isterim” maddesine adayların sadece
%37,8’i katılmaktadır. Halbuki sorgulama,
eleştirel düşünme demokratik ortamların
olmazsa olmazlarıdır. Bu açıdan adayların
eğitimleri boyunca özellikle demokrasiye
ilişkin kavram ve düşünceleri iyi sorgulamaları
ve yaşamaları gerekmektedir. Dolayısıyla
geleceğin demokratik yaşamını inşa edecek
olan adayların çevrelerindeki her türlü
olumlu ya da olumsuz koşulun farkına varıp
bu yönde sorumlu bir katılımcı olması bilincine
erişmesi gerekmektedir. İnsan hakları ve
demokrasi eğitimi ile ilgili yapılan araştırmalarda
da görüldüğü gibi (Kaldırım, 2005; Kepenekçi,
2000; Tibbits, 1994) adayların demokrasi
ile kendi sınıflarındaki demokratik
ortamda etkileşmeleri sağlanmalı ve demokrasiyi
destekleyecek benzetim, tartışma, öyküleme,
drama ve rol yaptırma, diğer sanatsal
etkinlikleri de içeren yaşama dönük öğretimler üzerinde yoğunlaşmaları desteklenip
sağlam bir demokrasi bilinci oluşturmalarına
yardımcı olunmalıdır. Böylece, demokratik
bakış açısıyla yetişmiş öğretmenler ve
demokrasiyi benimseyip kendi öğrencilerine
de yaşatmayı ilke edinmiş adaylar yetiştirilmelidir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder