ONARICI ADALET MODELİ ÇERÇEVESİNDE UZLAŞTIRMA VE ÇOCUK MAHKEMELERİNDE UYGULANMASI - Ders Kitabı Cevapları

Yeni Yayınlar

Haziran 28, 2015

ONARICI ADALET MODELİ ÇERÇEVESİNDE UZLAŞTIRMA VE ÇOCUK MAHKEMELERİNDE UYGULANMASI

Edit
 DERS KİTABI CEVAPLARINA BURADAN ULAŞABİLİRSİNİZ! 
ONARICI ADALET MODELİ ÇERÇEVESİNDE UZLAŞTIRMA VE ÇOCUK MAHKEMELERİNDE UYGULANMASI

Bu çalışmada, onarıcı adalet modeli çerçevesinde uzlaştırma ve uzlaştırmanın çocuk mahkemelerinde uygulanmasının ayrıntılı olarak incelenmesi amaçlanmaktadır. Bu araştırma ile yapılan kanun değişikliklerinde uzlaştırmanın kapsamının suça sürüklenen çocuklar bakımından daraltması, uzlaştırmacının nitelikleri, uzlaştırmacının eğitimi ve atanması konularında yürürlüğe konan yönetmelik, uzlaştırma müessesesinin alt yapısı gibi konularda derinlemesine incelemeler yapılmıştır. 

Ceza adaleti sistemlerinin tatmin edici olmaması, suça ve sosyal düzensizliğe karşı alternatif çözümlerin bulunması için arayışlara yol açmıştır. Türk hukukunda da iş yükünün fazla olması ve uyuşmazlığın çözüme kavuşturulmasının uzun zaman alması yargıyı olumsuz yönde etkilemekte ve adaletin sağlanmasını geciktirmektedir. Yargının etkinliğini artırmak için alternatif uyuşmazlık çözüm yollarından yararlanmak gerekmektedir. Belli bazı uyuşmazlık türlerine daha uygun olacak değişik uyuşmazlık çözüm yolları uygulanmalıdır. Küçük uyuşmazlıkların adli sorun haline gelmeden önce arabuluculuk ve uzlaştırma gibi yollarla çözülmesi gerekmektedir. Bu alternatif çözümlerin çoğu, taraflara ve topluma, anlaşmazlığın çözümüne ve sonuçlarının tartışılarak ortadan kaldırılmasına katılma fırsatı sunmaktadır. Bu bağlamda onarıcı adalet programları, bir anlaşmazlığın taraflarının çözüme aktif bir şekilde katılması ve anlaşmazlığın doğurduğu olumsuz sonuçların hafifletilmesi düşüncesine dayanarak, dostane bir şekilde müzakere edilmesi suretiyle sosyal sorumluluğun ve hoşgörünün geliştirilmesini amaçlar (Özbek, 2009: 751-752). Toplumun, mağdurların ve faillerin ihtiyaçlarını dengeleyerek, suç teşkil eden fiile bir tepki gösterme biçimi olan onarıcı adalet, onarıcı yöntemleri kullanan ve onarıcı sonuçların ortaya çıkmasını amaçlayan programlar olarak tanımlanmaktadır. Bu esaslar çerçevesinde onarıcı süreç ise mağdur, fail ve uygun olduğunda suçtan etkilenen diğer kişiler ve toplum fertlerinin, genellikle bir kolaylaştırıcının yardımıyla, suçtan kaynaklanan meselelerin çözümüne birlikte ve aktif olarak katılmalarıdır. Böylece onarıcı süreç arabuluculuğu ifade etmektedir

ONARICI ADALET MODELİNİN TANIMI 
Onarıcı adalet üzerine yapılan çalışmalar sonucunda onarıcı adaletin birçok tanımı yapılmıştır. Onarıcı adalet üzerine çalışmalarda bulunan araştırmacılardan Zehr ve Mika (2003), onarıcı adalet modelini tanımlarken; tanımı oluşturan suç, yükümlülük ve sorumluluklar ve adaleti gerçekleştirme araçlarının üzerinde ayrı ayrı durmuşlardır. Zehr ve Mika’ ya (2003: 41-42) göre suç, temelde insan ve toplumsal ilişkilerin ihlalidir. Mağdur ve toplum zarar gördüğü için onarma gereksinimi doğar. Öncelikli olan fail ve mağduru onarma, iyileştirme, sorumluluk yükleme ve yeniden suç işlenmesinin önlenmesidir. Fail, sebep olduğu maddi veya manevi zararın giderilmesi için bazı yükümlülükler üstlenmelidir. Bu yükümlülükleri belirlemek için onarıcı adalet sürecinde mağdura yetki verilir. Failin kendisi için belirleyeceği yükümlülükler, maddi ve manevi zararı gidermeye ilişkin olmalı, intikam amaçlı olmamalıdır. Toplum, mağdurun ihtiyaçlarının karşılanması için ona destek olmalı ve yardım etmelidir. Bu aşamada failin sürece gönüllü katılımının artırılması önemlidir. Faile, mağdur ve topluma karşı sebep olduğu hasarı anlamak ve sorumluluk almak için plan yapma imkânı tanınır (Zehr ve Mika, 2003: 41-42). Onarıcı adalet, suç sonrasında bozulan düzeni ve ilişkileri düzeltmeye, yoluna koymaya ve durumu iyileştirmeye çalışır. Adaletin sağlanmasında mağdurun bilgi edinme, koruma, onarma, güvenlik ve destek ihtiyacını karşılamak yatar. Mağdur, ihtiyaçlarını ve sürecin sonuçlarını belirlemek için aktif katılıma teşvik edilmelidir. Fail, zararın onarılmasında alabildiği kadar büyük rol almalıdır. Onarıcı Adalet süreci, mağdur ve fail arasındaki bilgi alışverişi, diyalog ve karşılıklı anlaşma ihtimallerini artırır. Burada başlıca rol mağdurundur; fakat bunun yanında failin ihtiyaç ve becerileri de göz önünde bulundurulur. İyileştirme ve faili toplumun içine yeniden kabul etme, failin da zarar gördüğünün kabul edilmesiyle olur. Fail bu şekilde eğitilir ve desteklenir. Bu süreçte faili toplumdan uzaklaştırmak ve faile katı sınırlamalar getirmek en aza indirilmelidir.

ONARICI ADALET MODELİNİN PRENSİPLERİ 
Onarıcı Adalet, ceza adaleti sisteminde değişimi savunan global ve sosyal bir harekettir. Onarıcı adaletin temel çekirdek değeri, hasarı hasarla dengelemekten öte ilişkileri düzeltmektir. Ceza adalet sisteminin merkezine suç değil, toplum yerleştirilir. Onarıcı adalet sürecinde, mağdur, fail ve toplum, suçun kötü sonuçlarını onarmak için neler yapılabileceği hakkında hep birlikte rol alırlar (Braithwaite, 2003:157). Onarıcı adalet, risk içermesinin yanında sosyal adaleti iyileştirme potansiyeline de sahiptir. Onarıcı adalet sistemi ceza adalet sisteminin içine marjinal bir giriş yapmıştır (Braithwaite, 2003: 161). Onarıcı adaletin alternatif ihtilaf çözümlerinde artan bir popülaritesi vardır. Diyalog, müzakere ve anlaşma ana düşüncedir. Kullanılan diyalog şekillerinde uzmanlar ve avukatlardan çok; mağdur, fail ve toplum temsilcilerinin sesi çıkmalıdır. Tam anlamıyla tatmin oluşabilmesi için süreç içinde bireylerin, uzman ve avukatlardan çok görev alması gerekir. Avukat ve uzmanlar sadece danışman olarak ve tavsiye veren olarak görev alırlar. Onarma ve telafi ile uğraşan mağdur prosedürün içinde daha çok yer almalıdır. Devlet sürece doğrudan değil, tarafların haklarını koruyabilecek yasal tavsiyelere ulaşmalarını sağlayarak katılır. Fail-mağdur uzlaştırması, yargılama halkaları ve görüşmeler, prensipleri gerçekleştirecek seçeneklerden bazılarıdır. Bu prosedürlerin mağdur üzerindeki etkileri dikkatle gözlemlenmeli ve değerlendirilmelidir. Paydaşların tatmini ve sonuçların doğrulukları her durumda tekrar tekrar ölçülmelidir (Ashworth, 2003: 164-178). Devlet ceza adaletinin yönetiminden sorumlu olmalıdır. Suçun onarılması ve telafisinde uygulanan prensipler kanunlarla tutarlı olmalı ve bu tutarlılık suçun ciddiliğiyle aynı oranda olmalıdır (Ashworth, 2003: 176–177): İyileştirme, ahlak eğitimi, toplumsal katılım, topluma önem vermek, saygılı diyalog, affedicilik, sorumluluk, özür ve tazmin onarıcı adalet modelinin değerlerini oluştururlar (Braithwaite, 2003: 54-64). Onarıcı adalet üzerine çalışma yapan araştırmacılardan Bazemore ve Walgrave’e göre (1999), onarıcı adalet modelinin prensipleri onarma, katılım ve toplumda ve devlette rol dönüşümünden ibarettir.

ONARICI ADALET MODELİNİN AMAÇLARI 
Onarıcı adaletten ilk amaçlanan, geçmiş ve şimdiki zaman arasında iletişim kurabilmektir. Failden neden suça yöneldiğini söylemesi ve mağdurun suç hakkındaki sorularını yanıtlaması istenir. Mağdur ve suçtan etkilenen toplumun diğer üyeleri, suçun kendi üzerindeki etkilerini anlatırlar. Katılımcılar, prosedürün adil işlemesini ve insanların birbirlerinin  düşüncelerine katılmasa bile birbirlerini saygıyla dinlemesini beklerler (Shapland, Atkinson, Atkinson, Colledge, Dignan, Howes, Johnstone, Robinson ve Sorsby, 2006: 512). Bu iletişimden beklenen ikinci amaç bir özür elde edebilmektir. Bu özür sözlü veya davranışlarla olabilir (Shapland vd., 2006: 513). Süreç içinde bir konferansın, görüşme ortamının oluşması beklenen üçüncü amaçtır (Shapland vd., 2006: 515). Onarıcı adaletin yalnızca geçmişe değil geleceğe odaklı da olması, modeli diğer yargılama modellerinden ayıran önemli bir ayrıcalıktır. Marshall’ın (1999: 8) tanımında da belirtildiği gibi, bireyler suçun kötü sonuçlarıyla ve geleceğe etkileriyle başa çıkmayı müştereken çözer. Onarıcı adalet sürecinden sonrasına bakıldığında elde edilmek istenen sonuçlar rehabilitasyon, düzeltme, iyileştirme ve onarma olarak sıralanabilir (Shapland vd., 2006: 516–519). Mağdurun itibarını onarmak önemlidir. İtibar, utanca göğüs gererek, suçun kötü sonuçları için sorumluluk kabul ederek ve içtenlikle özür dileyerek en iyi şekilde onarılmalıdır. Mağdurun yanında failin itibarı da onarılmalıdır. Failin itibarını yeniden kazanabilmesi ve bir işe, bir geleceğe sahip olabilmeyi ümit edebilmesi için bazı eğitsel başarılar elde etmelidir (Braitwaite 2003: 57). Onarıcı adaleti, fail ve mağdur ile birlikte onlara onarma sürecinde yardımcı olacak okulları, etnik toplulukları, dini birlikleri ve diğer toplulukları geliştirmek için de birer alternatiftir

SONUÇ 
Çocuk adalet sisteminde uzlaştırma müessesesi incelenirken onarıcı adalet modeli ışığında konuyu ele almak gerekmektedir. Dolayısıyla konunun uygulamaya geçirilmesinde de onarıcı adalet modelinin amaç ve prensipleri göz önünde bulundurulmalıdır. Onarıcı adalet sisteminin altyapısı tüm ayrıntılarıyla sistemin içine yerleştirildiği zaman çocuklar için olumlu yanlarından faydalı sonuçlar elde etme olasılığı artacaktır. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder