DERS KİTABI CEVAPLARINA BURADAN ULAŞABİLİRSİNİZ!
MERKEZ BANKASI BAĞIMSIZLIĞI: AVRUPA MERKEZ BANKASI VE TÜRKİYE CUMHURİYET MERKEZ BANKASI KARŞILAŞTIRMASI
Özet
Özet
Merkez bankaları hükümetleri finanse etmek, finansal sistemin gelişmesine katkıda bulunmak,para olitikasını uygulamak, ulusal parayı tedavüle sürmek, fiyat istikrarını sağlamak ve ulusal paranın eğerini korumak gibi görevleri yerine getirir. Bu görevlerini yerine getirirken bağımsız bir yapıya sahip olmaları önemsenmektedir.1970’li yıllarda tüm dünyada enflasyon oranları yükselmiştir. Bu olay merkez bankalarının yapılarının ele alınmasını gündeme getirmiştir. Bağımsız bir yapıya sahip merkez bankalarının politik etkilerden kurtulmuş olarak fiyat istikrarını sağlamada daha başarılı lacağı yönünde görüşler ağırlık kazanmıştır. Bu çalışmada merkez bankası bağımsızlığı incelenmiş, Avrupa Birliği’ne uyum süreci içerisinde Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Avrupa Merkez Bankası ile bağımsızlık açısından karşılaştırılmalı olarak incelenmiştir.
Bankaların bankası olarak bilinen merkez bankaları bir ekonomide hükümetleri finanse etmek, finansal sistemin gelişmesine katkıda bulunmak, para politikasını uygulamak, ulusal parayı tedavüle sürmek gibi görevleri yerine getirir. Kredi ve para sağlamayı yöneterek piyasa faiz oranlarını belirler. Diğer bir görevi r. Bankaların rezervlerini ellerinde tutarak ödemeler sistemini yönetirler. Bu sayede en son kredi veren kuruluş olarak bankaları denetleme ve düzenleme yoluyla finansal sistemin istikrarını sağlarlar. Bu görevlerini yerine getirirken bağımsız bir yapıya sahip olmaları önemlidir. 1970’li yıllarda tüm dünyada enflasyon oranları yükselmiştir. Bu olay merkez bankalarının yapılarının ele alınmasını gündeme getirmiştir. Bağımsız bir yapıya sahip merkez bankalarının politik etkilerden arınmış bir şekilde fiyat istikrarını sağlamada daha başarılı olacağı yönünde görüşler ağırlık kazanmıştır. Bu çalışmada Merkez Bankası bağımsızlığı incelenmiş, Avrupa Birliği’ne uyum süreci içerisinde Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası bağımsız bir yapıya sahip olan Avrupa Merkez Bankası ile bağımsızlık açısından karşılaştırılmalı olarak incelenmiştir.
MERKEZ BANKASI BAĞIMSIZLIĞININ AMACI
Merkez bankalarını hükümetten bağımsız kılma ya da onlara bir özerklik verme uygulamaları 1980’lerin sonlarından itibaren yükselen bir eğilim haline gelmiştir. Neden bağımsız ya da daha özerk bir yapıya sahip bir merkez bankası gün geçtikçe daha fazla arzulanmaktadır? Birçok sebebin arasında en önemlisi politik karar verme durumundaki siyasetçilerin uyguladıkları politikalar için enflasyona meyilli olmalarıdır. Politikacıların enflasyonu tercih etmeleri ve enflasyonun büyüme oranı ve işsizlik gibi değişkenlere zarar vermesi merkez bankası bağımsızlığının neden tercih edilmeye başlandığını daha iyi açıklamaktadır. Alex Cukierman’a göre merkez bankaları daha bağımsız bir yapı ile fiyat istikrarı üzerine daha iyi konsantre olabilmektedir. Bu beraberinde yüksek istihdam, büyüme, düşük faiz oranları, ya da bütçe açıkları gibi diğer hedefleri göz ardı etme maliyeti getirmektedir. Almanya merkez bankası Bundesbank ve İsviçre merkez bankası Swiss National Bank’ın göreceli olarak düşük bir enflasyon oranını elde etmeleri bağımsız merkez bankaları için bir eğilim oluşturmuştur. Cukierman bağımsız merkez bankası için teorik ve ampirik nedenler belirtmiştir. Teorik düşünceye göre politika yapıcılar enflasyona meyillidirler ve bu meyil istihdam, bütçe açıklarının finansmanını ve düşük faiz oranı gibi bazı kısa dönem hedefleri elde etmek amacından dolayı oluşmaktadır. Hükümetler genişleyici para politikası ile enflasyon ve enflasyon beklentisini arttırarak arzulanan bu hedeflerin etkileri geçtikten sonra bile devam edecek bir enflasyon eğilimi meydana getirirler. Enflasyon meyli birçok nedenden doğabileceği gibi en çok bilinen örneği parasal genişlemeyi kullanarak istihdamı arttırmaktır. Politikacılar enflasyon ile reel ücretleri düşürme eğilimine girerek işverenlere daha düşük maliyetli işgücü sağlarlar. Bunun üzerine politikacıların bu enflasyon meylini
sezen sendikalar sözleşme zamanında bu meyili dengelemek için pirim talep ederler. Sonuç olarak parasal genişlemenin istihdam üzerine bir etkisi olmadığı gibi bunun sonucu oluşan enflasyon yüksek bir seviyeye ulaşır. Ampirik nedenler olarak ise yatay kesit çalışmaların gösterdiği sonuçlar ortaya çıkmaktadır. Endüstrileşmiş ülkelerin bulunduğu örneklemlere dayalı ampirik çalışmalarda enflasyon ile yasal bağımsızlık arasında negatif bir ilişki bulunmuştur. Bu ampirik çalışmalarla endüstrileşmiş ülkelerde büyümeye etki etmeyen daha düşük enflasyon oranlarının elde edildiği sonucuna ulaşılmıştır
(Cukierman, 1994: 1437-1438).
AVRUPA MERKEZ BANKASI İLE TÜRKİYE CUMHURİYET MERKEZ BANKASI’NIN BAĞIMSIZLIKLARI AÇISINDAN KARŞILAŞTIRILMASI
Bağımsızlık birçok çeşidi kapsadığından bu çalışmada karşılaştırma kurumsal, kişisel, amaç, araç ve finansal bağımsızlıkları alt başlıkları şeklinde incelenmiştir
Kurumsal Bağımsızlık
Avrupa Merkez Bankası’nın kurumsal bağımsızlığı Maastricht Antlaşmasının 108. maddesinde açıkça “Yetkilerini kullanırken ve görevlerini yerine getirirken ne ECB, ne ESCB ne de bunların karar organları topluluk karar ve organlarından üye devlet hükümetlerinden veya herhangi bir kuruluştan talimat almazlar. Topluluk kurum ve organları ile üye devlet hükümetleri, bu ilkeye saygı göstereceklerini ve ECB’nin ya da ESCB’nin karar verme organlarının, görevlerini yerine getirirken etkilemeyeceklerini taahhüt ederler” şeklinde belirtilerek kurumsal bağımsızlığı sağlanmıştır (Scheller, 2004: 122). TCMB’nin kurumsal bağımsızlığını arttırmak üzere 2001 yılı Ulusal Programında (UP) hiçbir kurum ya da organın TCMB’nin kararlarını etkileyici yönde hareket edemeyeceği ve talimat veremeyeceğinin daha açık bir şekilde belirtilmesi istenmiştir. Bu yönde 1211 sayılı eski TCMB kanununda bir değişikliğe gidilmiş ve yeni 25.4.2001 tarihli 4651 sayılı TCMB kanununda “Banka, bu kanun ile kendisine verilen görev ve yetkileri, kendi sorumluluğu altında müstakil olarak kullanır” hükmü getirilerek kurumsal bağımsızlığı sağlanmıştır (Yazgan, 2003: 131). 5.2 Kişisel Bağımsızlık Kişisel bağımsızlık denince MB’lerin üst düzey yöneticilerinin siyasi etkilerden etkilenmemesi ve görev süresi boyunca kanunda belirtilen görevleri dışında hareket etmedikçe görevlerinden keyfi olarak alınmamasından bahsedilir. Fiyat istikrarını sağlamada kişisel bağımsızlık kuruma inanılırlık sağlamak
yoluyla enflasyonu düşürmekte yardımcı olabilecek bir özelliktir. Bir merkez bankasının başkanı çok sık değiştiriliyorsa bu merkez bankasını siyasi değişmelere karşı duyarlı hale getirir (Dinçer, 2004: 96-104). ECB ve NCB’de ki üst düzey yöneticilerin görev süreleri ve görevden alınma koşulları Statü’nün 14.2. maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre Ulusal Merkez Bankaları başkanlarının görev sürelerinin 5 yıldan az olamayacağı belirtilmiştir. Bu sayede NCB’lerin başkanlarının bağımsızlığı statü ile koruma altına alınmıştır.Bir MB başkanının beş yıldan daha uzun süre ile göreve getirilmesi durumunda ise kişisel bağımsızlığı arttıracağı ve uygulanan para politikasının istikrarının daha güçlü olacağı düşünülmektedir (Yazgan,2003:124). ECB’de başkan ve yönetim kurulu Avrupa Birliği Bakanlar Konseyi tarafından 8 yıllık 14 bir süre için atanır ve görev süreleri yenilenmez ve sağlık sorunlarından veya kişisel bir suç işlemedikçe görevlerinden alınamazlar (Dinçer, 2004: 96-104).
Amaç Bağımsızlığı
Maastricht antlaşmasının 105. maddesi ile Statü’nün 2. maddesinde çok net olarak ESCB’nin temel amacının fiyat istikrarını korumak olduğu belirtilmiştir. İlaveten bu amaca ters düşmemek kaydı ile topluluk amaçlarını gerçekleştirmek için katkıda bulunabileceği belirtilmiştir (Yazgan, 2003: 120).1211 sayılı TCMB kanunu 4651 sayılı kanunla değiştirilmeden önce TCMB’nin amacı “para ve kredi politikasını, kalkınma planları ve yıllık programları göz önünde bulundurarak, ekonominin gereklerine göre ve fiyat istikrarınıkoruyacak bir tarzda yürütmek” şeklinde belirtilmiştir. Fiyat istikrarının sağlanması açıkça belirtilmemiştir. Bu 2001 yılı Ulusal Programda belirtilmiş ve 4651 sayılı kanun ile “Bankanın temel amacı fiyat istikrarını sağlamaktır... Banka, fiyat istikrarını sağlama amacı ile çelişmemek kaydıyla Hükümetin büyüme ve istihdam politikalarını destekler” şeklinde değiştirilmiştir. Fiyat istikrarının sağlanması konusunda ESCB ile uyum sağlanmışken, komisyon tarafından hazırlanan 2002 Yılı Düzenli Raporu’nda “enflasyon hedefinin hükümetle birlikte belirlenmesi” ifadesinin ESCB statüsüne aykırı olduğu için eleştirilmiştir (Yazgan, 2003: 121)
Araç Bağımsızlığı
Merkez bankaları amaçlarını çeşitli araçları kullanarak gerçekleştirirler. ECB’nin başkan yardımcısı ve dört üyeden oluşan yürütme kurulu fiyat istikrarı için kullanılacak politika araçlarını belirler. Bu konuda hiçbir kurum ve kuruluş baskı yapamaz (Dinçer, 2004: 96-104). TCMB araç bağımsızlığını 4651 sayılı kanun ile getirilen “Banka, fiyat istikrarını sağlamak için uygulayacağı para politikasını ve kullanacağı para politikası araçlarını doğrudan kendisi belirler” hükmü ile elde etmiştir. Fakat ileride TCMB’nin para politikası araçlarını belirleme yetkisi uyum süreci içinde ECB’ye verilmesi gerekmektedir (Yazgan, 2003: 124). Merkez bankalarının kullanacağı araçlar doğrudan ve dolaylı olarak ayrılabilir15. Bu araçlar arasında açık piyasa işlemleri, zorunlu karşılıklar oranları, reeskont ve avans işlemleri, döviz işlemleri, faiz oranları, kredi tavanı kontrolleri ve diğer araçlar sayılabilir (Önder, 2005: 55). TCMB’nin açık piyasa işlemleri ESCB’nin görevi kapsamında yer alır ve ESCB’nin 18. Maddesinde düzenlenmiştir. TCMB’de ise Kanunu 52. Maddesinde düzenlenmiş olup ESCB kanun ile karşılaştırıldığında sisitem ile uymlu olduğu görülmektedir. Açık piyasa işlemleri sadece para politikası amaçları için yürütülür. Kamu kurum ve kuruluşları ile hazineye kredi amacı ile yapılamaz (Yazgan, 2003: 145-146)
Finansal Bağımsızlık
Finansal bağımsızlık kamu kuruluşlarının doğrudan ya da dolaylı olarak MB kaynaklarını kullanmalarını engelleyen yasaların olması ile sağlanır. ESCB Statüsünde ECB veya Ulusal Merkez Bankalarının hiçbir kamu kurum ve kuruluşları ile hükümetlere her ne şekilde olursa olsun kredi veremeyeceği belirtilmiştir (Yazgan, 2003: 136). 4651 sayılı TCMB kanunu ile Hazineye ve diğer tüm kamu kuruluşlarına kısa vadeli avans yolu kapatılarak kamu kuruluşlarının borç enstrümanlarının birincil piyasadan satın alınmasına son verilmiştir. Bu sayede TCMB’nin bütçe açıkları ve görev zararlarını finanse etmesi ve bu yüzden piyasaya karşılıksız para çıkarılması engellenmiştir. İkincil piyasadan satın almasına yönelik bir kısıtlama yoktur (Yazgan, 2003: 141). Fakat TCMB kanununda “olağanüstü durumlarda ve Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonunun kaynakların ihtiyacı karşılamaması durumunda belirleyeceği esas ve usullere göre bu Fona avans vermeye yetkilidir” şeklinde yer alan madde kredi açılmasını engelleyen madde ile çelişmektedir. Bundan amaç zor durumdaki bankaları TMSF bünyesinde çözüme kavuşturarak mevcut sistemin krizi daha az hasarla atlatmasını sağlamaktır.
Fakat bu uygulama ile ortaya çıkabilecek likidite fazlalığı enflasyon hedefini saptırarakbankanın kredibilitesinin düşmesine sebep olabilir (Dinçer,2004:96-104).
SONUÇ
Sonuç olarak bağımsız bir merkez bankası uygulaması para politikasını politik baskılardan korumak için gereklidir. Bu yolla politikacıların enflasyon meyilleri engellenmiş olmaktadır. Bu sayede fiyat istikrarını daha iyi sağlanmaktadır. Merkez bankalarının belirlediği hedefler konusunda konomik ajanları ikna etmesi uygulayac ğı politikaların başarısı için son derece önemlidir. Bu kredibilite merkez bankasının önceden bildirdiği amaçlarına ulaşıp ulaşamaması ile yakından ilgilidir. Daha fazla bağımsızlık MB’leri politikacıların etkisinden kurtaracak ve uygulayacağı politikaların hiçbir politik karışma ve etkiolmadan devam edeceğini ekonomik ajanlara kabul ettirecektir. Bu sayede daha fazla kredibilite kazanarak amaçlarına ulaşmada daha başarılı olabileceklerdir. Merkez bankalarının kendilerine düşen görevi yerine getirip getirmedikleri sağlanacak olan şeffaflık ve hesap verebilirlikle sorgulanabilecektir. Bağımsızlık konusunda Avrupa Merkez Bankası birçok açıdan yasalarla güvence altın alınmıştır. Birliğin fiyat istikrarını sağlamak konusunda tek yetkili kurumudur. Uyum yasaları çerçevesinde TCMB yasaları değiştirilmiş fakat TCMB’nin Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonuna gerektiğinde kredi vermesi ile merkez bankası meclis üyelerinin görev sürelerinin kısalığı gibi bazı eksiklikler devam etmektedir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder