Reform Hareketinin Nedenleri Nelerdir? - Ders Kitabı Cevapları

Yeni Yayınlar

Mayıs 20, 2018

Reform Hareketinin Nedenleri Nelerdir?

Edit
 DERS KİTABI CEVAPLARINA BURADAN ULAŞABİLİRSİNİZ! 

Reform Hareketinin Nedenleri Nelerdir? 

Avrupa’da ki reform hareketlerinin nedenleri hakkında bilgiler. Reform ne demektir? Reformun nedenleri maddeler halinde nelerdir?


Reform Ne Demektir?

Reform Hareketinin Nedenleri Nelerdir?
Reform Hareketinin Nedenleri Nelerdir? 

XVI. yüzyılda Avrupa’da Rönesans hareketlerine paralel olarak ikinci bir hareket daha görülmektedir. Dinsel nitelikte olan bu harekete yeniden biçim vermek, düzeltmek anlamına gelen bir deyimle reform denir.

XV. yüzyıla geliceye dek bütün Avrupa’da başlıca iki Hıristiyanlık mezhebi vardı. Bunlardan biri Katolik, ötekisi de Ortodoks mezhebi idi.

Katoliklerin dini lideri olan Papa, İsa peygamberin havarilerinden Sen Petros (Sen Piyer) un vekili ve halefi sayılırdı. Roma’da Vatikan denilen sarayda otururdu. Katolik olan krallar, prensler ve halk üzerinde büyük bir etkisi vardı. Bütün katolik Hıristiyanlar, Onun hiç yanılmayacağına ve her yaptığı işin doğru olacağına inanırlardı. Papaların elinde insanların günahlarını bağışlamak gibi bir yetkileri ve istediklerini Hıristiyanlık haklarından yoksun edecek aforoz denilen korkunç bir silâhları vardı. ,

Martin Luther
Martin Luther reform hareketlerinin babası kabul edilmektedir.

Bütün ortaçağ boyunca herkesten saygı gören papalar, Rönesans devrinde dinsel nitelikteki üstünlüklerini kaybettiler. Katolik Hıristiyanların bir kısmı Roma kilisesinden ayrılarak yeni kiliseler ve mezhepler kurdular, işte XVI. yüzyılda din alanında görülen bu hareketlere ve değişikliklere reform adı verilir.

Reformun Nedenleri:

Reforma etki yapan başlıca nedenler şunlardır:

a) Matbaanın Etkisi: XV. ve XVI. yüzyıllardan önce İtalya’da başladığını gördüğümüz hümanizma hareketleri sonunda din alanında yazılan yazılar basın yoluyla her yana yayıldı. İncil ve Tevrat gibi din kitapları millî dillere çevrildi. Herkes bu gibi din kitaplarını kendi dillerinden okumaya başladı. İsa’nın ne demek istediğini, papazların kendilerine ne kadar yalan söylediklerini daha iyi anladı. İsa’nın İncil’deki sözleriyle papa, piskopos ve papazların hareket ve yaşayışlarının birbirine uymadığını gördü. Bunun sonunda kimi temiz Hıristiyanlar, dinin İncil’e ve İsa’nın dediklerine göre düzenlenmesini istemeye başladılar.

b) Rönesans’ın Etkisi: Rönesans, Avrupa’da her alanda yenilikler yapmıştı. Hümanistler, ortaçağın skolastik düşüncelerini ve din hakkındaki fikirlerini reddedip, bunların gerçeklere uymadığını söyleyerek Katolik kilisesine karşı gelmişlerdi Hele Alman hümanistleri dinsel sorunlarla çok yakından ilgilenmişler, Roma kilisesini eleştiren yazılar yazmışlardı.

c) Katolik Kilisesinin Bozulması: Reformun nedenlerinden birisi de Katolik kilisesinin bozulmuş olmasıydı. Bu bozukluk XVI. yüzyılda son dereceyi bulmuştu. Artık bu devirde kilise, kendisine düşen dinsel ve sosyal görevleri yapacağı yerde, başka şeylerle uğraşıyordu. Roma’da oturan Papa, bir din başkanı gibi değil, bir kral, bir prenses gibi gösteriş içinde yaşıyor, balolar ve eğlencelerle vakit geçiriyordu. Kilise ve manastırları yöneten piskopos ve papazlar da Papayı örnek tutuyorlardı. Papa ve piskoposlar ve öteki papazlar halka doğru yolu göstereceklerine, din maskesi altında onları soymaya çalışıyorlardı. Dini bütün Hıristiyanlar kilisenin bu haline dayanamıyorlardı.

ç) Endüljans Sorunu: Bu sorun reformu etkileyen nedenlerin başında gelmektedir. Katolik inancına göre; herhangi bir günah işleyen Hıristiyanlar, tövbe ederek, oruç tutarak, ya da kendi kendilerine eziyetler ederek işledikleri günahlardan kurtulabilirlerdi. Bundan başka kutsal yerleri (Kudüs ve Roma gibi) ziyaret etmek, fakirlere sadaka vermek, kiliselere ve manastırlara arazi bağışlamak gibi hareketlerle de Hıristiyanlar bunlara hayırlı işler derlerdi) günahlarından kurtulabilirlerdi. Kilise, sonraları günah işleyenleri bu gibi sıkıntılardan kurtarmak için başka bir yol buldu. Bundan böyle günah işleyen Hıristiyanlar kiliseye para verirlerse, bu işlerden kurtulacakları gibi, günahları da bağışlanacaktı. Hatta bu gibilere günahlarının bağışlandığına dair bir afname (af kâğıdı) da verilecekti. İşte bu afnamelere Endüljans denirdi. XVI. yüzyılda papalar, Rönesans hareketlerine başlayıp da paraca sıkıştıkları vakit bu Endüljans işini yeniden ele aldılar ve bunları para karşılığı satışa çıkardılar. Günah işlediklerini sananlar da, bu günahtan kolayca yakalarını kurtarabilecekleri için Endüljans satın almaya başladılar, bu suretle Endüljans satışı az zamanda hızlandı. Özellikle Almanlar gibi saf ve temiz Hıristiyan milletler arasında bu alışveriş çok iyi karşılandı. Hatta kimi saf Hıristiyanlar ölen kimseleri için de Endüljans satın almaya başladılar.

XVI. yüzyılda iki büyük din adamı, Katolik kilisesinin ve Papanın bu hareketlerinin, Hıristiyanlık diniyle hiç bir ilgisi olmadığını söylemek cesaretini gösterdiler. Bunlardan birisi Alman Martin Luther, ötekisi Fransız Jean Calvin idi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder