DERS KİTABI CEVAPLARINA BURADAN ULAŞABİLİRSİNİZ!
Tanzimat Dönemi ile Servet-i Fünun Dönemi Hikaye ve Romanın Özellikleri ve Karşılaştırılması
I.DönemTanzimat Edebiyatı Hikaye ve Roman
Yazılan öykü sayısı fazla olmasına rağmen öykü tekniği henüz gelişmemiştir. Öykü türünde romantizmin etkileri görülür. Öykü yazarı kendini gizlemeyip olayın akışına müdahale eder. Öyküler öğretici ve öğüt vericidir. Sade bir dil kullanma amacı vardır. Kölelik, cariyelik gibi toplumsal konulara yer verilir. Roman tekniği fazla gelişmemiştir. (cemalaksoy.org)Dönemin romanları üslup ve kurgulanış bakımından zayıftır. Romanlarda şiire göre daha sade bir dil kullanıldı. Romanlarda romantizmin etkisi görülür. Roman yazarı kendini gizlemez, okuyucuya hayat dersi veren bir tavrı takınır. Toplumsal ve tarihi konular ile Doğu-Batı ikilemini işlediler. Roman karakterleri bilgili, aydın ve ideal tiplerdir. Olaylar genellikle İstanbul’da geçer. Tarihi romanlarda ise farklı ülkeler görülür.
II.DönemTanzimat Edebiyatı Hikaye ve Roman
Az sayıda öykü yazılmış ancak öykü tekniğinde ilerleme kaydedilmiştir. Öykülerde realizmin etkileri görülür. Öykü dili roman diline göre biraz daha sadedir. Bireysel konulara yer verilir. Roman tekniği birinci döneme göre gelişmiştir. Üslup ve kurgulanış bakımından Batı edebiyatına yaklaşılmıştır. Roman dili şiire göre sade olmakla birlikte yine de ağırdır. Romanlarda realizmin ilk etkileri görülür. (araba Sevdası) Roman yazarları kendilerini gizler. Bireyin Doğu-Batı kültürleri arasındaki ikilemini ve çelişkilerinin yanı sıra aşk, arkadaşlık, aile ilişkileri gibi bireysel konulara yer verdiler. Dönemin roman karakterleri İstanbul’un seçkin ve kültürlü kesiminden seçilir. Olaylar İstanbul’da geçer.
Servetifünun Dönemi Hikaye ve Roman
Realizmin etkisi ile öykü tekniği güçlü bir yapıya kavuşmuştur. Öykü yazarı kendini gizlemiş, olan biteni olduğu gibi aktarmıştır. Öykü dili roman diline göre biraz daha sadedir. Konular bireyseldir ancak romanlardaki kapalılık ve aşırı karamsarlık öykülerde görülmez. Batılı anlamda modern romancılık başlamıştır. Romanlar her yönüyle Batı edebiyatının seviyesini yakalamıştır. Roman dili şiire göre sadedir; ancak önceki kuşaklara göre süslü ve ağırdır. Uzun betimlemelere, ruh tahlillerine yer verilmiştir. Realizmle birlikte natüralizmin etkisi romanları güçlü bir şekilde etkiler. Romanlarda dil ağır, konular bireysel olsa da anlatım gerçekçidir. Güçlü bir gözlem vardır. Bireysel duyarlılıklara ağırlık verilir. Kişi-zaman-mekan uyumu oldukça başarılıdır. Bireyin iç dünyası, yalnızlığı, hayal kırıklıkları, aile kurumundaki ahlaki çözülmeler, aşk, ihanet konuları sıkça işlenmiş, sosyal ve siyasi temalardan kaçınılmıştır. Olaylar İstanbul’da ve genellikle konaklarda geçer.