18 mart canakkale zaferi program sunum metni - Ders Kitabı Cevapları

Yeni Yayınlar

Temmuz 05, 2013

18 mart canakkale zaferi program sunum metni

Edit
 DERS KİTABI CEVAPLARINA BURADAN ULAŞABİLİRSİNİZ! 
18 Mart Çanakkale Zaferi Program Sunum Metni




……………………….. İLKÖĞRETİM OKULU
18 MART ÇANAKKALE ŞEHİTLERİNİ ANMA TÖRENİ PROGRAMI

KENDİNİ TANIT
SEÇİL HANIM- Sayın Valim, sayın Milli Eğitim müdürüm, sayın Komutanım, saygıdeğer Hanımefendi, sayın Müdürüm, kıymetli meslektaşlarım, sevgili misafirler. 18 Mart Çanakkale Zaferi'nin 94. yıl dönümü nedeniyle hazırlamış olduğumuz programımıza hepiniz hoş geldiniz.
Tören programını arz ederim. TÖREN PROGRAMI
1.  Saygı duruşu ve İstiklal Marşı
2.           Sinevizyon gösterisi ile Çanakkale Zaferi'nin tarihçesi, anlamı ve önemi
3.           "Bir Çanakkale Şehidi'nin Son Mektubu"
4.           Koromuzdan Kahramanlık türküleri
5.           "Çanakkale" adlı Oratoryo
6.           “Çanakkale Geçilmez” adlı tiyatro oyunu
7.           Halk Oyunları gösterileri
8.           Kapanış
"Öğün Ey Çanakkale Cihan Durdukça Öğün Ömründe Göstermedin Bir Düşmana Bir Düğün Sen, Büyük Bir Milletin Savaşa Girdiği Gün Başına Yüz Milletin Üşüştüğü Yersin"
Sizleri Ulu Önder Atatürk ve Çanakkale Şehitleri anısına saygı duruşu ve ardından İstiklal Marşı'na davet ediyorum.
SİNEVİZYON
SÜLEYMAN BEY - Bugün  / tarihimizin onur sayfalarından biri olan Çanakkale Zaferi'nin 94. yılını kutluyoruz. Bu zafer, emperyalist emellerin hedefi haline gelmiş ve adeta son nefesini vermekte olan bir İmparatorluğun içerisinden çıkan ve tarih boyunca esareti kabul etmemiş bir milletin; yeni bir devlet kurmasına kadar uzanan dirilişinin başlangıcı  / aynı zamanda azim ve kahramanlığın tarihte yerini almış şerefli hatırasıdır. Dünya Harbi içinde çok Önemli bir yeri olan Çanakkale Zaferi / Türk tarihi için de bir dönüm noktasıdır. Yüz binlerce insan can vermiş / sakat kalmıştır bu topraklar için.






SEÇİL HANIM- Osmanlı Devleti / henüz Trablusgarp ve Balkan Savaşlarının yaralarını sarmadan kendisini / yeni ve büyük bir dünya savaşının eşiğinde bulmuştur. Savaşın başlangıcında Akdeniz'de bulunan ve sonradan Yavuz ve Midilli adlarını alacak olan, iki Alman gemisi, Başkomutan Enver Paşa'nın müdahalesi ile Türkiye'ye sığındı. Mevcut dört Türk kruvazörü ile yeni gelen Alman gemileri Karadeniz'de    Rusya'ya    karşı    savaşmak    ve    bu    denizdeki    ulaştırmamızı korumakla görevlendirilmiştir. Bu yüzden, Çanakkale Boğazı'nı ablukaya alan  İngiliz ve Fransız gemilerine karşı /  bu boğazı savunmak üzere müstahkem mevki toplarıyla / eski birkaç zırhlı kalıyordu. Bu arada / Türkiye'de donanmayı eğitmek üzere bulunan  İngiliz danışman kurulu / boğazlardaki tahkimat ve savunma sistemlerine kadar her şeyimizi öğrenmişlerdi. Çanakkale Boğazında toplanan 18 zırhlıya yakın İtilaf Devletleri donanması /  çeşitli bombardımanlarla boğaz ağzındaki dört bataryayı susturmayı başarmışlar ve bundan sonra boğazın  İçine girerek /  dökülmüş mayınları toplamaya başlamışlardı.
SÜLEYMAN BEY - Ancak harbin başlamasından  18 Mart'a kadar geçen dört beş ayrı dönem içinde  / boğazın batarya grupları arasında düşmana karşı kolaylıkla yan atışı yapabilecek çok miktarda seyyar kara topu ile / harp gemilerinden sökülen çeşitli çapta doksandan fazla deniz topu yerleştirildi. 18 Mart'tan on gün önce boğaza giren düşman zırhlılarının / devamlı olarak Rumeli kıyısından sökülüp sonra dönerek Anadolu kıyısından çıktıkları görüldüğünden  / onların çıkış yolları üzerine bir gece içinde gizlice Nusret mayın Gemimiz tarafından son olarak elde kalmış bulunan yirmi altı mayın döküldü.
SEÇİL HANIM- İşte 18 Mart 1915 günü / Çanakkale'ye yapılan bu en büyük ve son taarruz sırasında düşman gemileri /  birdenbire hiç ummadıkları şekilde her iki kıyıdan ağır bir topçu ateşi ile karşılaştılar. Yerlerini bilemedikleri bu bataryaları  susturmayı başaramadıkları gibi /  ağır hasara da uğradılar.

SÜLEYMAN BEY - Sonunda boğaza gruplar halinde birbirini takiben giren düşman zırhlıları / bataryaların yoğun ateşleri ile yaralandıkça geri çekilmek üzere Anadolu kıyısından dönerlerken / evvelce Nusret Mayın Gemisi'nin döktüğü mayın hattına düşerek aldıkları yaralarla batmaya başladılar. Böylece / düşmanın üç zırhlısı hemen orada ikisi de boğaz dışına çıkmayı başardıysa da Bozcaada'da karaya oturmak zorunda kaldı. Diğer üçü de savaşamayacak kadar ağır yaralandı. Böylece bir anda sekiz geminin elden çıkması üzerine harekatı idare eden düşman komutanı /  Çanakkale'nin bu derecede güçlü Türk azmi karşısında denizden geçilemeyeceğini anlayarak harekatı durdurdu.

ATATÜRK'ÜN KONUŞMASI 1

SEÇİL HANIM- Daha sonra tekrar, Çanakkale geçilmek üzere Gelibolu çıkarmaları yapılacak /  Anafartalar kahramanı Mustafa Kemal komutasında boğaz boğaza  çetin ve kanlı muharebeler yapan Mehmetçikler / düşmanı Gelibolu'yu terk etmek zonanda bırakacaktı.

SÜLEYMAN BEY - Büyük amaçlarla başlatılan Çanakkale harekatı yüz binlerce askeri yok ettikten sonra cesaret / kahramanlık ve dostluk hikayeleri ile tarihin derinliklerine gömülüyordu. Boğazın geçilememesi 1. Dünya Savaşı'nın süresini uzatmış / Rusya'dakİ Bolşevik ihtilaline zemin hazırlamıştı. İngilizlerinse yıllar boyu tartışacağı ve uğruna binlerce sayfalık kitaplar yazacağı bir savaşları daha olmuştu. Çanakkale Türkler içinse bir kurtarıcı ve kahraman doğurmuştu. Cesareti ve başarısı ile ulusun kaderini değiştiren genç bir komutan / ileride yeni kurulacak bir cumhuriyetin temellerini Çanakkale'de atmıştı.
YABANCI BİR SUBAYIN KONUŞMASI
SEÇİL HANIM- Ateşkesle birlikte karşılıklı ilişkilerde artmaya başlamış / savaşın çirkin yüzünün yanında insani boyutları da ortaya çıkmıştı. Toplu mezarların kazılması için yan yana gelen Türk ve Anzaklar / çok farklı duygular hissediyordu. Daha dün birbirlerini öldürmeye çalışan gençler / şimdi aynı toprağı ölen arkadaşlarını gömmek için birlikte kazıyorlardı. Sigara ve ufak eşyanın değiş tokuşu farklı kültürlerin evlatlarını birbirlerine daha da yaklaştırmıştı. Artık düşmandan nefret edilmiyordu. Savaşmak için burada bulunan bu insanlar savaş tarihinde rastlanılmayan bir paylaşım içerisine girmişlerdi. Bir İngiliz subay,siperler arasında kaleme aldığı günlüğünde ; "Orduların ihtiyaç duyduğu tek şey / biraz nefret..."diye yazıyordu.
İNGİLİZ SUBAYININ KONUŞMASI
SÜLEYMAN BEY -  Çanakkale Zaferi 200 yıldan daha fazla bir zamandan beri yenilgilerden başarısızlıklardan bunalmış iç mücadeleler ve kardeş kavgalarıyla yıpranmış bir milletin  /  Türk milletinin  / omuz omuza vererek tek bir amaç için birleşmesi bu amaca inançla sarılarak son bir gayretle kazandığı bir ölüm kalım savaşıdır. Çanakkale’de millete birlik ve beraberlik aşılayan bir ortaya çıkmıştır. BU RUH  / ÇANAKKALE RUHUDUR. Çanakkale ruhu vatanı / bayrağı ve milletin istikbali söz konusu olduğunda dünyevi her türlü arzularını bir yana bırakıp milleti için / belki de hiç göremeyeceği torunlarının geleceği için / inandığı değerler için ölüme  / şehitliğe /  sanki eğlenceye koşar gibi giden yiğit Türk gençlerinin sırrıdır.
        

Çanakkale sadece bir dönem değildir. Çanakkale tarihin akışını değiştiren olaylar silsilesidir. Çanakkale aynı zamanda kurtuluş savaşının önsözüdür. Yıkılmaya yüz tutmuş  bir imparatorluğun halkı, inanç ve onurla savaştığında neler yapılabileceğini tüm dünyaya göstermiştir. Kurtuluş savaşı ruhunun ortaya çıktığı yerdir ÇANAKKALE.

Kimi okulunu bırakıp gönüllü olan kimi köyünden kalkıp gelen,kimi nişanlısını,kimi karısını ardında bırakan Anadolu insanının hikayesidir bu.Kalabalıklar içinde hiçbir kıymeti olmayan ve önemsiz görülen Anadolu insanının söz konusu vatan olduğunda neler yaptığını ve gerektiğinde de neler yapılabileceğini gösteren bir destandır.

SEÇİL HANIM- Savaş bitipte geride kalanlar topraklarına döndüğünde Türklerin vataseverliği ve kahramanlığı  / Anzak askerlerininse cesareti ve dostluğu akıllarda kalmıştı. Birkaç metre mesafedeki siperler arasında birbirlerinin seslerine ve hastalıktan inlemelerine kulak misafiri olan bu genç bedenler /  yılmadan savaşmışlardı. MERTÇE , CESURCA VE KAHRAMANCA
ATATÜRK'ÜN İKİNCİ KONUŞMASI

SÜLEYMAN BEY - Artık Gelibolu bir efsaneydi. Bu efsaneyi  yaratanlar, vatanları ve değerleri uğruna savaşan, yaralanan ve hayatını kaybeden yüz binlerce askerdi.Gelibolu Yarımadası ve Çanakkale bir zaman tüneli gibidir. Sizi alır 1915'lere götürür.Tarihte başka hiçbir komutan, ülkesini işgale gelip de, yüz binlerce gencin ölümü pahasına yendiği düşmanını sevgi dolu, insancıl ve anlamlı sözlerle anıp kucaklamamış tır.
AVUSTRALYALI BİR ANNE KONUŞUYOR

SÜLEYMAN BEY –

DUR YOLCUDur Yolcu, bilmeden gelip bastığın bu toprak.
Bir devrin battığı yerdir.
Eğil de kulak ver, bu sessiz yığın
Bir vatan kalbinin attığı yerdir.
SEÇİL HANIM- Bu coğrafyayı bir kez olsun / dolu dolu bakışlarla ve hissederek gören / burdan döndüğünde artık   eski O değildir.  İç dünyası zenginleşip manen yücelmiş biridir. Çünkü Çanakkale  / cesaretin kahramanlığa dönüştüğü destansı bir hikayedir.

SÜLEYMAN BEY - Okulumuz 7 C  sınıfından AKIN MERT  "'Bir Çanakkale Şehidinin Son Mektubu"nu seslendirecek.

SEÇİL HANIM- Mektubu yazan, İhtiyat Zabit, yedek subay namzedi Ethem / İstanbul Hukuk Fakültesi son sınıfa devam ederken aynı zamanda Beyazıt Numune Mektebinde öğretmendi. Gönüllü olarak katıldığı Çanakkale Savaşın’da, bu mektubu yazdıktan sonra, şehitlik mertebesine yükselmiştir.
SÜLEYMAN BEY –
"Vurulup Tertemiz Alnından Uzanmış Yatıyor , 
Bir Hilal Uğruna Ya Rab Ne Güneşler Batıyor"
SEÇİL HANIM-
Bir destandır Çanakkale,
Kanla.
Acıyla,
Yiğitlikle yazılmış,
Yazılıp yüreklerimizin ta içine işlemiş.
Acımız türkü olmuş.
SÜLEYMAN BEY -   Okulumuz öğrencilerinden oluşan koromuz     "Kahramanlık Türküleri"ni seslendireceklerdir.  ardından "Çanakkale” adlı Oratoryoyu,  sunacaklardır.

SEÇİL HANIM-
Dalgalan göklerde şanlı bayrağım
Rüzgarlar kesilip durmasın sakın
Şehit kanlarından benim toprağım
Bir yabancı gölge vurmasın sakın

Okulumuz öğrencileri “Çanakkale Geçilemez” adlı tiyatro oyununu sunacaklardır.



Saldırıyor bölük, tabur alaylar        
Geri hatta davul zurna, halaylar Kenetlenmiş,neferlerle subaylar
Türk destan yazıyor Çanakkale'de

Mustafa Kemal'in emri fermanı
Vurulmuş Mehmetçik akıyor kanı
Hayran bırakıyor bütün cihanı
Türk destan yazıyor Çanakkale'de

Bir kan gölü olmuş bütün cepheler
Selam durmuş sıradağlar tepeler
Siper olmuş Seymen, Dadaş, Efeler
Türk destan yazıyor Çanakkale'de
SÜLEYMAN BEY - Okulumuz 3. sınıf öğrencileri Halk Oyunu gösterilerini sunacaklardır.

SEÇİL HANIM-
Ben ezelden beridir hür yaşadım hür yaşarım,
Hangi çılgın bana zincir vuracakmış şaşarım,
Kükremiş sel gibiyim bendimi çiğner aşarım,
Yırtarım dağları enginlere sığmam taşarım.'"
Tarihimizin bu önemli gününde şehitlerimizi rahmetle anıyor; büyük asker, büyük insan, büyük devlet adamı Mustafa Kemal Atatürk'ün önünde saygıyla eğiliyoruz.
SÜLEYMAN BEY –
"Kahramandır soyumuz bize kefen biçilmez. Düşmana öğüttür, ÇANAKKALE GEÇİLMEZ."

18 Mart Çanakkale Zaferinin 94. yıldönümü nedeniyle ……………….. İlköğretim Okulu Öğretmen ve öğrencilerinin hazırlamış olduğu programımız burada sona ermiştir. Arz ederim.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder