Bir icim Su Kitap Ozeti - Ders Kitabı Cevapları

Yeni Yayınlar

Haziran 14, 2013

Bir icim Su Kitap Ozeti

Edit
 DERS KİTABI CEVAPLARINA BURADAN ULAŞABİLİRSİNİZ! 
606 BİR İÇİM SU KİTAP ÖZETİ


KİTAP ADI B BİR İÇİM SU 
K KİTABIN YAZARI R REFİK HALİD KARAY 
YAYIMEVİ VE ADRESİ İ İNKİLAP ve AKA BASIMEVİ 
B BASIM YILI 1982 

1.KİTABIN KONUSU:
Bu kitap;yazarın,Hatay’ı da içeren Fransız mandası altındaki Suriye’de kaldığı yıllarda yurduna duyduğu özlemle kaleme alınmıştır.

2.KİTABIN ÖZETİ:
Kitapta yazar Hataya dogru giderken gezip gördüğü yerlerin anlatıyor.Burada karsılaştığı yerel halkla arasında geçen olayları anlatıyor.Yazar Antakya’yı çok beğeniyor orada mutlu olmak için elinden geleni yapıyor fakat memleketine karsı duyduğu özlemi yinede engelleyemiyor.Ayrıca yazar kitapta Hatay’da gördüğü tarihi yerleri okuyucu anlatmaktdır. Yazar zorunlu olarak yurt dışına gönderildigi için ülkesine duyduğu dödükten sonra 1938 yılında çıkarılan af yasasından sonra Suriye’de yaşadığı günlerini kitapta anlatamaktadır.Yazar yalnız durgun ve sessiz değildir.Bazan meltemler denizi köpüklerle boğar, dalğlara uçuk dumanlar yayar başımıza uğultular sokar…Bu bütün mevsimlerin enaz sevdiğim havasıdır, bana yalnızlık, köşeye çekilme isteği verir.Zaten yazar diline insanlarına yabancı olduğu bir yere gittiği için kendi çok yalnız hissetmektedir.Yazar kendisi yuvasını kaybetmiş bir kurbağaya benzetiyor aslında birazda kendisine verilen bu cezanının biraz ağır olduğunu düşünüyor.Çünkü yazar İstabul hükümetini savunduğu ve Ankara hükümetini eleştirdiği için bu cezaya çarptırılıyor fakat kendisini haklı olğunu savunuyor.

3.KİTABIN ANAFİKRİ:
Yurdundan ayrılan bir kişinin yurduna duyduğu özlemi anlatmaktadır.İnsan ne olursa olsun yurdunu sever ancak bu sevgiyi yurdundan ayrıldığında anlar 

4.KİTAPTAKİ OLAYLARIN VE SAHISLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Yazar kitabı kendi yasamıs oldugu olayları anlatıyor.Romanlardaki gibi belli başlı karakterler yok yalnızca gezisi sırasında karşılaştığı bazı kişilerle arasında ufak konuşmalardan ibarettir.



5.KİTAP HAKKINDA ŞAHSİ GÖRÜŞLER:
Bence kitapta iyi tasvir yapılmış yazar gezdigi yerleri öyle anlatmış ki kendimde yasamış gibi oluyorum.Anı türünde kitapları sevenler için gerçekten güzel bir kitaptır.

6.KİTABIN YAZARI HAKKINDA KISA BİLGİ:
Refik Halid Karay 1888'de İstanbul'da doğan Refik Halit, Bank-i Osmani serveznedarlarından, "bâlâ" rütbesine sahip Mehmed Halid Bey'in oğludur. Vezneciler'de Şemsu'l-Maarif ve Göztepe'de Taş Mektep'te okuyan ve ayrıca özel dersler de alan Refik Halid, Mekteb-i Sultani'yi terkettiği gibi, Mekteb-i Hukuk'u da yarıda bırakıp Maliye Merkez Kalemi'ne katip olarak girdi. 1908'de katipliği bırakarak, Servet-i Fünun'da ve Tercüman-ı Hakikat'te çalışmaya başladı, bu arada kendisine ait Son Havadis adıyla bir gazete çıkardı ancak bunu on beş sayı sürdürebildi. Fecr-i Ati Topluluğu'na katıldı, Servet-i Fünun'a yazılar verdi. Kalem adındaki mizah dergisinde de "Kirpi" müstear ismiyle siyasi mizah yazıları yazdı. Sada-yı Millet'te, bilahare Cem'de Kirpi müstear ismiyle yazılar yazdı. Robert Kolej'de bir yıl kadar Türkçe öğretmenliği yaptı, bu arada Vakit, Tasvir-i Efkar ve Zaman gazetelerinde makaleler yayınlayan Refik Halid, Damat Ferit Paşa'nın dostluğu sayesinde, mütarekeden hemen sonra Hürriyet ve İtilaf Fırkası'na katıldı, Posta ve Telgraf Umum Müdürü olarak görevlendirildi (1919). İzmir'in işgalinden sonra Anadolu Hareketiyle İstanbul Hükumeti arasında yaşanan telgraf krizinde İstanbul Hükumetini tuttuğu için, İstanbul'un işgalcilerden kurtarılışının ardından 09.11.1922 tarihinde Beyrut'a kaçtı. Yüzellilikler listesine alınması ve ihracı konusunda baskı yapılması üzerine Suriye'nin vatandaşlığını kabul etmek zorunda kalan Refik Halid, Halep'te yayımlanan Doğruyol ve Vahdet gazetelerini yönetti, bir ara kendi adına çıkardığı gazeteyi de tepkiler yüzünden kapatmak zorunda kaldı. 

Af Kanunuyla, 1938'de yurda dönüp, yazmaya ve geçimini bu yoldan sağlamaya devam eden Refik Halid, 18.7.1965 tarihinde İstanbul'da öldü.

ESERLERİ:
Romanları:
İstanbul’un İçyüzü,Yezidin Kızı, Çete, Sürgün, Anahtar, Bu Bizim Hayatımız, Nilgün 1-2-3, Yeraltında Dünya Var, Dişi Örümcek, Bugünün Saraylısı, İkibin Yılın Sevgilisi, İki Cisimli kadın, Kadınlar Tekkesi, Karlı Dağdaki Ateş, Dört Yapraklı Yonca, Sonuncu Kadeh.

Hikaye Kitapları:
Memleket Hikâyeleri, Gurbet Hikâyeleri.Kirpinin Dedikleri, Ago Paşa’nın Hatıraları, Ay Peşinde, Sakın Aldanma İnanma Kanma, Tanıdıklarım, Guguklu Saat, Bir Avuç Saçma, Bir İçim Su, İlk Adım, Üç Nesil Üç Hayat, Minelbab İlelmihrab

Divan şiirini korumaya çalışan eskiye sahip çıkan bir şairdir.

KİTAP HAKKINDAKİ SAHSİ GÖRÜŞLER:
Yazar kitabında anlasılır bir dil kullanmış ve her yaşa hitap etmiştir. Düşüncelerini hiç bir kesintiye uğratmadan okuyucuya aktarmıştır.modern bir yazı dili kullanmıştır.

YAZAR HAKKINDA BİLGİ:
Melih Cevdet ANDAY İstanbul' da doğdu. Babası avukattı. 1931' de Kadıköy Ortaokulu' nu, 1936' da Ankara Gazi Lisesi' ni bitirdi. Önce Ankara Hukuk Fakültesi' ne, sonra Dil ve Tarih-Cografya Fakültesi' ne girdiyse de devam etmedi. 1938 yılında sosyoloji öğrenimi için Belçika'ya gitti. Burada kısa bir süre kaldıktan sonra, II. Dünya Savaşı nedeniyle yurda döndü. 1942' dn başlayarak Ankara Milli Eğitim Bakanlığı Yayın Müdürlüğü'nde danışmanlık, Ankara Kitaplığı'nda memurluk, gazetecilik yaptı. 1951' de İstanbul' da "Akşam" gazetesinde çalışmaya başladı. "Tercüman", "Büyük Gazete", "Tanin" ve "Cumhuriyet" gazetelerinde fıkra yazarlığı, sanat sayfası yöneticiliği yaptı, denemeler yazdı. 1954' te başladığı İstanbul Belediye Konservatuarı Tiyatro Bölümü fonetik-diksiyon öğretmenliğinden 1977 yılında emekli oldu. 1964-69 yılları arasında TRT Yönetim Kurulu'nda çalıştı. 1979'da UNESCO Genel Merkezi kültür müşaviri olarak Paris'e gitti. Hükümet değişince geri çağrıldı. Mikado'nun Çöpleri adlı oyunuyla 1967-68 İlhan İskender Armağanı'nı, Gizli Emir adlı romanıyla TRT 1970 Sanat Ödülleri Roman Armağanı'nı, Tarjel Vesaas'dan çevirdiği Buz Sarayı romanıyla TDK 1973 Çeviri Ödülünü kazandı. Teknenin Ölümü adlı şiir kitabıyla 1976 Yeditepe Şiir Armağanı'nı Sözcükler adlı şiir kitabıyla 1978 Sedat Simavi Vakfı Edebiyat Ödülü'nü, ÖlümsüzlükArdında Gılgamış adlı şiir kitabıyla da 1981 İş Bankası Büyük Ödülü'nü aldı. 
Melih Cevdet Anday şiire Gazi Lisesi'nde arkadaşları Orhan Veli ve Oktay Rıfat'la başladı. Daha sonraları "Garip" hareketi çevresinde oluşacak beraberliklerinin temeli böylece atılmış oldu. Daha Lise öğrencisiyken "Sesimiz" adlı duvar gazetesinde edebiyata ilgileri iyice belirmişti. Anday'ın ilk şiiri 1936 yılında "Varlık"ta yayımlanan "Ukde" oldu. Aynı dergide yer alan, dönemin egemen şiir tutumuna uygun şiirlerden sonra, 1938'den başlayarak yerleşmiş kurallaraboyun eğmeyen şiirlerini yayımlamaya başladı. "Varlık" dergisinde birlikte yaptıkları bir çıkışla, Orhan Veli, Oktay Rifat ve Melih Cevdet Türk şiirine yeni bir anlayış getirdiler. Kentte yaşayan küçük insanların sorunlarını lirizme, ahenge, sese sırt çeviren bir sadelik içinde ele alıyor, şiire girmez denilen konulara, sözcüklere özellikle ağırlık veriyorlardı. Yaptıkları denemeler edebiyat çevrelerinde büyük ilgiyle karşılandı, tartışmalara yol açtı. 

1941'de çıkardıkları Garip adlı kitapta Orhan Veli'nin imzasıyla bu yeni anlayışın temel ilkeleri şöyle açıklandı : "Şiir, bütün özelliği edasında olan bir söz sanatıdır." 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder