Oğuzlar Hakkında Detaylı Bilgi - Ders Kitabı Cevapları

Yeni Yayınlar

Mayıs 07, 2018

Oğuzlar Hakkında Detaylı Bilgi

Edit
 DERS KİTABI CEVAPLARINA BURADAN ULAŞABİLİRSİNİZ! 

Oğuzlar Hakkında Detaylı Bilgi

Oğuzlar kimlerdir, ne zaman, nerede yaşamışlardır? Oğuzların boyları, özellikleri, tarih boyunca dağıldıkları ve yaşadıkları yerler hakkında bilgi.


Oğuzlar
Orta Asya’daki yurtlarından yayılarak ortaçağ boyunca geniş bir bölgede etkin olan göçebe halk topluluğudur. Türkiye Türkleri ile Türkmenistan, Azerbaycan, İran ve Irak Türklerinin atası sayılır.

Oğuzlar Hakkında Detaylı Bilgi
Oğuzlar Hakkında Detaylı Bilgi

Altı ve Dokuz Oğuzlar. Oğuzların Asya Hunlarının (Xiongnular) kabile birliğine bağlı oldukları, sonraki örgütlenmelerinde de Hun toplum yapısının bazı izdüşümlerini bir ölçüde taşıdıkları yönünde göstergeler vardır. Hun dili üzerindeki bazı araştırmalar da dillerinin Türkçe ile Moğolca arasında yer aldığını, eski Türk dilleriyle bağlantılı olduğunu, leksikolojik ve morfolojik bakımdan da Erken Osmanlı Türkçesine benzediğini göstermektedir. Başlangıçta yalnızca, bugün Göktürkler olarak bilinen bir başka akrabalık kümelenmesiyle sınırlı olan Türk sanının Oğuzlar için de kullanılması, toplumsal ve ekonomik yapı benzerliğinin yanı sıra, farklı akrabalık kümelenmelerinin tekrar tekrar aynı siyasal yapı altında ilişkiye geçmesinin ve etnik bakımdan da bütünleşmelerinin sonucudur.

“Oğuz” adının yer aldığı en eski kayıt, Göktürk yurdunun kuzeyindeki Barlık Irmağı kıyısında 6. ya da 7. yüzyıldan kalma bir yazıtta yer alır. Bu yazıt, erdemli bir alp olarak beyliğe erişecekken küçük yaşta ölen “Öz Yiğen Alp Turan” için dikilmiş bir anıt taştır. Öteki üç Barlık yazıtı da büyük olasılıkla Oğuzlara ve Oğuz beylerine aittir. Bu dönem, söz konusu yazıtlarda “Altı Oğuz budun” biçiminde anılan topluluğun bir kabile federasyonu içinde örgütlendiği aşamayla çakışır. Oğuzlar bu dönemden sonra Göktürk egemenliğindeki toprakların kuzeyine göç etmiş olmalıdırlar.

Orhun Yazıtları‘nda “Türk budun” dışında “Dokuz (Tokuz) Oğuz budun” olarak anılan topluluk özellikle 7. yüzyılın son çeyreği ile 8. yüzyılın ilk yansı boyunca, Tuğla (Toğla) Irmağı boyunca Göktürklere karşı egemenlik mücadelesi vermiştir. Oğuz boylarının Baz Kağan önderliğinde Kutluk (Kutluğ) Devleti’nin kuruluşuna, kendi göçebe düzenlerinin sarsılacağı kaygısıyla karşı çıktığı, bunun için Kuzey Çinli Tabgaçlar (Çince Bei Wei) ve Kitanlarla (Hitanlar) anlaştığı bilinmektedir. Yirmiyi aşkın yerde Oğuzlardan söz edilen Orhun Yazıtları‘nda (Kültigin, Bilge Kağan ve Tonyukuk yazıtları) bu topluluk sık sık yağı (düşman) adıyla anılır ve Türk budununu yok olmanın eşiğine nasıl getirdiği anlatılır. Bu ifadeler, bir konfederasyon oluşturma ve bunu güçlendirme doğrultusunda Türklerin Oğuzları denetim altına alma çabasını yansıtır. Yazıtların başka yerlerinde ise Türkler ile Oğuzların birleşme dönemlerindeki öğütler ve Bilge Kağan‘ın iki buduna da yönelen seslenişleri yer alır.

Göktürklerin yeniden toparlanmasını önlemeyi başaramayan ve sonunda İlteriş (İl-Tiriş) Kağan’ın (hd 682-92) buyruğuna giren Oğuzlar bir süre onlarla birlikte davrandılar ve Kırgızlar üzerine yürüdüler. Ama Bilge Kağan döneminde (716-734) sık sık ayaklanarak dört (ya da beş) kez Türklerle savaşa tutuştular. Dokuz Oğuzlardan bu savaşlarda önemli rol oynayan Üç Oğuz boyları Dokuz Tatarlarla işbirliği yaptı. Yenik düşen bazı Oğuz boyları Çin’e göç ederken, yurtlarında kalanlar Uygurların Basmıllar ve Kartuklarla birleşerek Göktürk egemenliğine son vermesine en önemli desteği sağladılar. Ama Oğuzlar bu kez de Uygurların onları boyunduruk altına alma girişimlerine karşı ayaklandılar, bu amaçla Çikler ve Kırgızlarla ittifak kurdular.

Sirderya Oğuzları. Uygur egemenliğinin sona ermesinden (840) önce ya da en geç o dönemde batıya göç ettiği sanılan Oğuz boyları Sirderya (Seyhun) Oğuzları olarak Dokuz Oğuzlardan ayırt edilir. Bunların önceleri bir bölümü, daha sonra da hemen tümü “Türkmen” adıyla anılmıştır. Kartuklar ile Halaçların da Türkmen olarak adlandırıldığı bilinmektedir. Ama Türkmen sanı yüzyıllar boyunca, özellikle Anadolu, İran, Irak ve Suriye’de Oğuz soyundan gelenler için kullanılmıştır. Ote yandan 10. yüzyıl İslam coğrafyacılarının Beşbalık (Bişbalık) bölgesinde yaşayan Uygurlardan “Tokuz Guzz” adıyla söz etmeleri, Orhun bölgesinde Göktürk egemenliği altında bulundukları dönemden başlayarak Oğuzlar ile Uygurla-nn kaynaşmasının göstergesi sayılabilir. Çeşitli aşamalardan sonra Türkiye Oğuzlarının Türk adıyla nitelenmesi ise özgül nedenlerin sonucudur. Selçuklu ve Osmanlı devletlerinde nüfusun başat ve çoğunluk kesimini Müslüman Oğuzlar oluşturuyor ve bunlar Türk olarak anılıyordu. 19. ve 20. yüzyıllarda Türk milliyetçiliği geçmişe yönelerek Türklüğün Orta Asya’daki kapsamını çok genişletmiş,-etnik köken birliğini belirttiği varsayılan bu adı gerçekte farklı başlangıçlardan türeyerek ortak bir siyasal oluşumu paylaşmış bütün kavimler ve akrabalık kümeleri için kullanmıştır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder